İki programdır Düzce Ticaret Sanayi Odası, Gümüşova Sanayi Bölgesinde gelişen bir olaydan bahsediyoruz. Olay kısaca şu; GAMA İplik Fabrikası var, bu fabrikaya geliştirmek ve yatırım yapmak için bir arsa tahsis ediliyor. Tahsis edildikten sonra bilinmeyen bir sebeple bu tahsis bir talimat ile iptal ediliyor. Tahsisat iptal edildikten sonra başka bir firmaya tahsis ediliyor burası. Tahsis edilen diğer firma da GAMA İplik Fabrikasına teklifte bulunuyor. Bu kadar tahsisat var, şu kadar bedel karşılığında size devredebilirim diyerek teklifi sunuyor. İşi özü bu. Burada da bir Milletvekilinin ziyaretinde, Ticaret Odası Başkanı Sayın Tuncay Şahin‘in, GAMA İplik fabrikasının sahibi GAMA İplik Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Kaplan ile ilgili “Sahtekâr, dolandırıcı, üçkâğıtçı” ifadelerini kullandı. Bu ifadeler doğrultusunda Zafer Kaplan olayı savcılığa bildirdi ve yapılan işlemlerde hakaret ve görevi kötüye kullanma noktasında suç duyurusunda bulunulmuştu. Buraya kadar her şeyi kısaca özetlemiş olduk.
Bugün geldiğimiz noktada yaşanan olay şu, akşam saatlerinde yayına girmeden birkaç saat önce Ticaret ve Sanayi Odası’ndan bizim yaptığımız habere istinaden bir açıklama geldi. “Gerçeği yansıtmıyor” denildi. Yeni Yorumlu-yorum gününde bunların hepsine cevap verilecek.
İşin aslı şu; bu tahsisat neden kaldırıldı noktasında bir temayül var. Bir pandemi süreci geçirdik. Pandemi sürecinde devlet, kiralarda veya kamuyu ilgilendiren taksitlerde bir ödeme kolaylığı sağladı bütün ülkede. Konuyla ilgili genelge kapsamında yer tahsis edildikten sonra ödemeler yapılmadı. Biz ne olduğunu tam olarak anlamıyoruz çünkü arka planda bir şeyler dönüyor.
Öküz altında buzağı aranacak ya, kurumlara karşı, kişilere karşı farklı farklı yaklaşımlar. Bayramda beni geçmişte Ticaret ve Sanayi Odası başkanlığı yapmış, yönetimlerde bulunmuş olan iki kişi aradı.
Biri Ümit Özmen bey oldu. SANKO Holding ile ilgili ‘Düzce‘de yapacağı yatırımdan neden vazgeçtiğini anlayamadık, insanların farklı beklentiler vardı, olmayacak şeyler istediler, yatırımcı buradan gitti Hendek‘te davul zurna ile karşıladılar adamı. Valisi, belediye başkanı, il başkanı yatırımı Hendek‘e yaptırdı, bu yazık.’ dedik. Ümit Özmen de açıklamak için “İşin aslı öyle değil, ben uğraştım ama bu işi bozanlar var.” dedi. ‘Eğer bu bir samimiyet ise bunu net göstermek için bir açıklama yap. Kimin bozduğu konusunda bize bir açıklama yap. Kimler yapıyor bu bozgunculuk işini? Düzce’ye gelen yatırımcının işini kim bozuyor bilelim, görelim.’ dedik ama hala açıklama yapılmadı.
Memlekette yüzde 14 işsizlik var. GAMA İplik fabrikasının sahibi veya yöneticileri ile hiç bir araya gelmedim, yüzünü bile görmedim. Tanımam etmem de zaten, ama bir SANKO örneği var ve bir GAMA İplik örneği var. Ticaret odasında, Organize Sanayi Bölgesi’nde yatırımcının ne halde olduğunu iyi anlamak lazım. Neler üretiliyor bunu bilmek lazım ama az olalım öz olalım, biz olalım, kimse olmasın…
Gümüşova Organize Sanayi Bölgesi’nin Müdürü Erdem bey, bir yerlere bilgiler gönderiyor ve diyor ki “Ticaret Odası Başkanı Tuncay bey, Cumayeri Belediyesi aracılığıyla oradan kimyasal atıkları alıp Melen’e boşaltmışlar. Bu suç.“ Bununla ilgili haber yaptıracaklar. Bunu birkaç insana konuşmuş, kulağımıza geldi. Organize Sanayi Bölgesi müdürünün işi bu mu bilmiyorum ama demek ki buymuş.
Organize Sanayi Bölgeleri’nde alt yapı çalışmaları için yatırımcıdan para alınır. Almış, alınacak, alınıyordur. Ey Gümüşova Organize Sanayi Bölgesi’nin yöneticileri, ey Düzce Ticaret ve Sanayi Odası’nın yöneticileri… Siz bu aldığınız paralarla bu bölgelere kanalizasyon yaptınız da buraya bağlamadılar mı?
Dışarıya kimyasal atık… Burada Çevre İl Müdürlüğü var. Ben sordum Çevre İl Müdürlüğü’ne, fabrikanın aşağı yukarı 1 milyon Euro’luk arıtma tesisi var. Çıkan su ile çimleri sula. Peki, konuyla ilgili bir tutanak var mı? Sadece GAMA değil, diğer fabrikaların evsel atıkları nereye gidiyor? Doğru Melen’e gidiyor. Kanalizasyon var mı? Yok. Arıtma var mı? Yok. Katkı payı diye bunların parası alınıyor. Nerede bu paralar? Neden yapılmıyor kanalizasyon?
Öküz altında buzağı aramak demiştik, özürleri kabahatlerinden büyük. Öküz altında buzağı arıyorsunuz. Adamla ne derdin var bilmiyorum. Ben Tuncay Şahin‘i 30 seneden beri tanırım. Kişisel bir meselem de yok. Hiçbir sıkıntım da yok ama yapılan işte, uygulamada hata var. Eksik var. 850 insan çalıştıran adama 3 insan çalıştıramayan adam yön veremiyor. Düzce kimlerin eline kaldı. Yok efendim eski başbakanlardan birisi bu konuyla ilgili Tuncay beyi aramış da o da konuyla ilgili ‘Bu adam şöyledir, böyledir.’ demiş. Hadi oradan. Neyi biçiyorsunuz? Çok paronayak ve şizofren bir anlayış. Ben inanmıyorum. Sayın Binali Yıldırım‘ın da ismi geçiyor. Eski Başbakan Binali Yıldırım, Tuncay beyi aramış. Seni muhatap bile almaz. Söyle hadi, Düzce‘nin valisine ya da Özlü ‘ye söylerim bir konu varsa sizde onu yaparsınız zaten. Bu işler niye böyle? Niye böyle isimler kullanılıyor? Binali Yıldırım demese özel kalemi dese, ben bunlara inanmıyorum. Bunları bir de anlatıyor. Tuncay bey diyor ki “Binali Yıldırım aradı ben şöyle dedim, böyle dedim. Valiye böyle dedim. Bakana şöyle dedim.” Allah Allah… Akıl, mantık, izan, bürokrasi, hiyerarşi, devlet diplomasinin olmayan bir usulden bahsediliyor. Netice itibari ile bu arazinin tahsisatının kaldırılmasında bir talimat var. Nereden geldiğini bilmiyoruz. Talimat ile iptal edilen arsanın tahsis edilen tarafta belirli bir bedel karşılığında GAMA İplik‘e satmaya çalışıyor.
Ey Tuncay Şahin, soruyorum sana… Sen bu işin ağası mısın? Paşası mısın? Maşası mısın? Neresindesin bu işin? Bunlar senin aklınla, fikrinle, düşüncenle oluyorsa Düzce kime kaldı? Ama böyle bir şey ve sen bunları şekillendiriyorsan vay halimize. Yok bu girişimlerde, bu adımlarda, bu tasarruflarda arka panda başka bir senaryo, ön planda başka bir senaryo oluyorsa vay halimize Düzce…
Biz Düzce‘yi çok büyütüyoruz, Düzce o kadar büyük bir yer değil. Köylerle beraber 400 bin nüfusu var. Şehir merkezinde 200 bine yakın insan yaşıyor. Rakamsal olarak bir büyük şehirdeki karşılığı, bir mahalle, bir sokak. Ama burada kurumsal bir mülki idare var. Valilik var, belediye başkanlığı var. Bir il statüsü olduğu için biz gündemdeyiz bir de İstanbul, Sakarya, İzmit doldu. Geliyor buraya doğru. Bizim derdimiz şu; bizi de çok ilgilendirmiyor ama yükümlülüklerini yerini getirmeyene gereğini yap. GAMA İplik veya başka bir firma. VENÜS gitti, o gitti, bu gitti… Buradan dediğimiz gibi İTO KİLİT gitti.
Ticaret Odası başkanının işi ne? Ticaret, siyaset, bürokrasi üçgeninde üretimin arttırılması, ticaretin rahatlaması, yatırımcının önünü açmak için asker olacak. İş bu kadar basit.
Burada birinden al. Birine öyle yap, birine böyle yap. Birine yaz, birine kış. 4 mevsimi birden yaşa. Parçalı bulutlu. Sabah bahar, öğleden sonra yaz, ikindiye doğru sonbahar, akşam kış. Olmaz… Mevsiminde kendine göre bir kuralı var. Netice itibari ile ben buradan şu soruyu Düzce‘nin idaresini ve iradesini elinde bulunduranlara sormak istiyorum; Organize Sanayi Bölgesi dâhil Düzce‘de Melen Suyu’na giden sular nereden gidiyor? Kanalizasyon ve arıtma olmadan bunun parası alınmış. Kanalizasyon yapılmamış. İSKİ yapacakmış, yapmamış. Öyle olmuş, böyle olmuş. Bunun bir tutanağı var mı? Cumayeri Belediyesi, GAMA İplik ‘ten kimyasal alıp da Melen’e attığına dair bir tespit, bir tutanak var mı?
Yok, rafting iptal edilmiş. Var mı iptal belgesi? Parasını yatırmışlar da iptal mi etmiş? Bu işin arkasında başka bir iş var. Arka plan başka. Ama ne olduğunu anlamıyoruz. Bilmiyoruz tabii. Bildiğimizi de tam da konuşamıyoruz işin aslında. Bir daha söylüyorum. Mahkeme falan filan… Tamam, olabilir, her şey olabilir. Herkes bildiğini yapsın. Ama son bir daha söylüyorum; Tuncay bey bu işi adam gibi izah et. Ağa mısınız bu işte? Paşa mısınız? Maşa mısınız? Nesiniz? Sizin borcu var dediğiniz kuruma, başkan yardımcınız, Gümüşova OSB Yönetim Kurulu Başkan Vekili Ümit Ülgen imzasıysa temerrütte “düşmüş borcu yok” diyor ve açıklama yapılıyor.
Pandemi döneminde ödenmeyen paralar için resmi gazetede bir genelge yayımlandı. Sadece GAMA İplik mi ödemedi? İşte öküz altında buzağı arayacağız ya. Bir yerden başlamış bu iş. Allah hayırlara vesile etsin.
Cuma günü akşamı Ticaret ve Sanayi Odası’ndan kamuoyuna yapılan bir açıklama var. Madde madde. Ültimatom gibi… Altına da eleştirmişler “Basın mensuplarının, gerçeği dışı ifadeleri için yasal hakkımızı kullanacağız” demişler. Sonuna kadar kullanın. Herkesin hakkı. ‘Açıklama yapacağız.’ diyorsanız buyurun, bu ekranlar da sizin. Yapın açıklamayı ama bir eline mülki idarenin diğer eline siyasi iradenin makasını alıp Düzce‘ye yatırım yapan, yapacak ya da yapmış olan kimsenin kesilmesine, biçilmesine biz müsaade etmeyeceğiz. Bu konuya da buna benzer konularla ilgili, kimin derdi varsa, kimin talebi varsa, kimin serzenişi varsa, kimin mağduriyeti varsa Öncü Medya olarak biz bunun arkasındayız. Müdafisiyiz. Çünkü Türkiye’de yüzde 14 oranında işsizlik var. Bu ülkenin üretmesi lazım. Sıkıntımızın özünde üretememek ve satamamak var. Böyle küçük hesaplarla büyük hedeflere gidilmiyormuş demek ki. Bunu öğrendik. Yeni Yorumlu-yorum’da daha net, daha sonuca odaklı olarak konuyu bağlayalım istiyoruz. Anlayana sivrisinek saz anlamayana davul zurna az noktasına geldik. Tekrar Yorumlu-Yorum’da buluşmak üzere. Hoşçakalın, dostçakalın, Allah‘a emanet olun.