Yerel seçime çok az kaldı. İnşallah memlekete, millete hayırlı sonuçlar çıkar. Dün akşam (26 Mart) Kaynaşlı ve Çilimli'deki siyasi program ve iftarları takip ettik. Kaynaşlı'ya Büyük Birlik Partisi Lideri Sayın Mustafa Destici geldi. Büyük Birlik Partisi Adayı Erol Bayraktar’a hem destek verdi hem iftara katıldı. Çok ciddi bir kalabalık vardı. Bin 500 kişilik organizasyona iki bine yakın insan katılmıştı. Oradaki kalabalık ve heyecana baktığınız zaman Kaynaşlı’da seçimi Erol Bayraktar almış gibi bir hava var. Sayın Destici’ye sorduk; haber merkezimizde bu konuyla ilgili haberler de var. Dedik ki ‘Sayın Destici, Kaynaşlı Belediyesi’ni iktidar partisi almazsa devletten bir şey gelmez yönündeki propaganda hakkında ne düşünüyorsunuz?’ Destici, ‘Bizzat kendim ilgileneceğim, Erol Başkan'ı öksüz ve yetim bırakmam. Yeter ki siz oyu verin, kazandırın. Gerisi bizde.’ dedi. Düzce’ye genel başkan gelmiş, saygıyla karşıladık ve röportajımızda bize özel açıklamalarda bulundu.

Çilimli Spor Salonu’nda MHP Adayı İsmail Bayrak, bir organizasyon düzenledi. Belki Çilimli, tarihinde öyle bir kalabalık görmemişti. Kalabalıkta kadınlar vardı, kadının elinin değdiği yerde netice mutlaka alınır. Organizasyonda bir manevi iklim vardı. İlahi Sanatçısı Sedat Uçan vardı. Orada müthiş bir kadın kalabalığı vardı. Organizasyona yüzlerce kişi vardı, insanlar ayaktaydı. Bu inanmışlık çok önemli bir şey.

Akçakoca’da, bu ekranlarda herkes bilir Okan Yanmaz’ı çok ciddi eleştirmiştim ve seçim atmosferinde söyleyeceğimizi zaten söylemiştik. Fikret Albayrak CHP'nin adayı, MHP'nin adayı Okan Yanmaz ve AK Parti'nin adayı Osmanlı Cumhur olaya dahil olmasına rağmen Sayın Cumhur, başladığı yerde kalakaldı. Seçimde intibaya göre Fikret Albayrak bir tık önde, Okan Yanmaz da o tıkla tak arasında maalesef seçimi alma noktasına çok yakın. Osman Cumhur’un bunu yakalaması veya geçmesi mümkün mü onu zaman gösterir.

Gümüşova’da yine aynı çizgideyiz. Kenan Sübekçi bu seçimin galibi gibi görünüyor. Ercan Çakır boşluğu kapatamadı, samimi bir insan ama kendini de anlatamadığını düşünüyoruz.

Yığılca'da Selami Savaş’ın ticaret noktasında insanlarla tavizsiz tutumundan dolayı seçimde Muzaffer Yiğit ile Ramazan Baltacı’yla aynı noktada. Yığılca'da sürpriz bekliyorum.

Gölyaka'da seçim Milliyetçi Hareket Partisi'nin adayı Muzaffer Coşkun ile Yeniden Refah Partisi adayı, eski başkan Bekir Akbulut arasında kıyasıya bir rekabet var. Yakup Demircan o rekabetten kendine bir alan bulup çıkabilir.

Cumayeri’nde zaten mevcut Başkan Mustafa Koloğlu demiştik. Koloğlu Cumayeri’nde seçimi almış ama mazbatayı alacağı günü bekler bir durum var. Orada ciddi bir arayla kabul görmüş.

Boğaziçi’nde İbrahim Ercan her ne kadar ‘Ben seçimde bir neticeye geldim, inşallah sıkıntı olmaz.’ demesiyle beraber, Yeniden Refah Partisi Adayı Mehmet Kütükoğlu ve Milliyetçi Hareket Partisi Adayı Metin Albayrak arasında seçim kafa kafaya gidiyor. Orada şu demek çok zor.

Düzce merkeze gelelim. Faruk Özlü’nün danışmanı Zübeyir efendi sürçülisan etti. Keklik işi var ortada. ‘Yüzde 40 civarında çantada keklik oylar var.’ dedi. Çıkıp ‘Ben çok özür diliyorum, bir hata yaptım, keklik demeseydim iyiydi, Düzce'yi çantada keklik görmekle büyük bir hata yaptım.’ demedi. Özür diler gibi yaptı. Bunlar garip gurbetçi, bugün var yarın yoklar. Herkes her gücü, her asaleti, her yetkiyi kaldıramaz. Bunun da kaldıramadığı belli. Netice itibariyle bu kişinin toplumdan adam gibi özür dilemesi gerekir. Üzeyir’i esas alıp da bu memlekete garip gurbetçi niye geldi? Bildiğimiz birçok şey var ama ispatı mümkün değil. Peki böyle bir adam için Faruk Özlü’ye kızalım mı? Bu keklik tepkisini büyütüyoruz, ne elde ediyoruz? Velev ki keklik tepkisini çok büyüttük. Bir şarkıcı, türkücü, topçu, popçu var. Davut Güloğlu biliyorsunuz, ‘Bütün basın benden para istedi, tehdit etti.’ diyen ne yaptığını bilmeyen bir model. Buna tepki göstereceğiz. Tepki gösteriyoruz AK Partililer’e keklik dedi diye. İkisinin birbirinden farkı yok. Biri Sivaslı birisi Rizeli. İkisi de garip gurbetçi. Kendi dünyalarında bir alan aramışlar, bulamamışlar. Türkiye'nin herhangi bir tarafında gelmişler burada alanı bulmuşlar, bütün tarlaları sürmeye çalışıyorlar. Sizi Sivas'ta konuşturmazlar, yürütmezler. Beni Rize'de konuşturmaz, yürütmezler. Düzceliler bu kadar hoşgörülü, insani melekeleri en üst safhada olan bir şehiriz. Gelip kendi kafasına göre konuşuyorlar. Ne olacakları belli olmayan insanlar için bu memleketin asli unsurlarına tepki vereceğiz, kaderimizi değiştireceğiz öyle mi? ‘Sadullah Bey sen çok Faruk Özlü’yü savunuyorsun.’ derseniz evet savunuyorum, ben basın mensubuyum. Bugün ihtilaflı olur, yarın ittifak halinde olur. Biz riyaset makamında kim olursa olsun bir şekilde temas edeceğiz. Bir şekilde konuşacağız, ihtilafa da düşeceğiz, ittifak halinde olacağız ama biz var olacağız. 18 yaşında olacağız ama siz o etki, yetki, keklik, davulcu, zurnacı hikayesine kapılırsanız o kapıdan içeriye giremezsiniz. O tepkileri, etkileri gerek milletvekilleri bazında gerek il başkanı ve teşkilat bazında, parti bazında gösterseniz ne olur, göstermesiniz ne olur?

Düzce'de bir hareket başladı. Düzce'de bir hizmet başladı. Düzce'de bir gelecek başladı. Bu geleceği biz bir Sivaslı’nın etkisine, bir Rizeli’nin etkisine; Faruk Özlü’ye tepki gösterecekseniz size dar bize bol olur. Hakikat şu; gurbetçi, ne oldukları bilinmeyen kişiler yüzünden başta Faruk Özlü olmak üzere, Mehmet Keleş gibi, Yılmaz Eser gibi ve Murat Caymaz gibi değerleri biz etkiye, tepkiye, nefse kurban etmeyelim. Eğer tepki gösterecekseniz bu dört aday üzerinden birine gösterelim. Ama yok bir Rizeli’nin, bir Sivaslı’nın yapmış olduğu yanlıştan, ihanetten kıymetlerimizi feda edecekseniz saha sizin sandık sizin.

PROGRAMIN TAMAMI İÇİN TIKLAYIN;