Vatandaşlarla, Düzceliler ile aynı dili konuşup, aynı duyguyu paylaştığınız zaman ortaya müthiş bir enerji çıkıyor. Harmanda yangın var. Bahçede yangın var. Bizi arayan vatandaşlar, bu süreçle ilgili yorum yapanlar, şunu dile getirmemizi istedi. Zaten bu ‘yorumluyorum’ niye tutuyor? Bende bir şey yok ne varsa sizde var. Halkın gönlündeki, dilindeki, duygusundakini burada söylüyoruz. Vatandaş Toprak Mahsulleri Ofisi’ne fındık teslim etti. Fındığını randımandan geçirdi. Onların şartlarına uydu, parayı ne zaman alacak? 45 gün sonra. Ya arkadaş bu para var, ufak dokunuşlarla bu para bir haftada ödenir. Fındığını çarşamba mı yatırdın, cuma günü paranı al. Bu fındık, Toprak Mahsulleri Ofisi’ne gider peki, 45 gün sonra. Milletin işçisi gidecek, milletin çoluğu çocuğu okuluna gidecek. İmkanları dar fındık köylüsünün. Fındık köylüsü, özellikle tekelleşen tüccar zihniyetine satıldı.

EY CABOĞLU, EY ŞENGÜLOĞLU NEREDESİNİZ?

Ey Hasan Şengüloğlu, Cumhur İttifakı’nın il başkanı, ey İlhami Caboğlu, Cumhur İttifakı’nın ortağı. AK Parti İl Başkanı, MHP İl Başkanı bu konuda siz ne diyorsunuz? Hasan Şengüloğlu ne kadar bilir? Bilemem, ama İlhami Caboğlu fındıkçı. Ne sesi var, ne soluğu var. Bir ses verin. Temel askerdeyken, komutanı sormuş demiş ki ‘Düşman havadan gelirse ne yaparsın?’ Temel, ‘Ateş ederim komutanım.’ ‘Karadan gelirse?’ demiş komutan, ‘Ateş ederim komutanım.’ Komutan, ‘Toprağın altından gelirse?’ Temel, ‘Komutanım bu ordunun benden başka askeri yok mudur?’

Bostanlık Köyü’ nde doğalgaz işi var, Talih Özcan gidiyor. Nakliyecilerin bir derdi var, hafriyatçıların bir derdi var, fındıkçıların bir derdi var. Talih Özcan orada. Ya arkadaş; CHP milletvekilinden bahsediyoruz. Bu memlekette Talih Özcan’dan başka siyasetçi yok mu? Sadece insanları dinliyor, arıyor, bir çaba gösteriyor. Dertleniyor, köy köy geziyor. İlhami Caboğlu sen bir sahaya in. Hasan Şengüloğlu o güzel klimalı odalardan çık, şöyle bir vatandaşın içine gir. Bu millet yanıyor.

TMO FINDIĞI ALMAMAK ÜZERE ALIYOR

KINA DÜĞÜNDE YAPILIR, DÜĞÜNDEN SONRA…

Toprak Mahsulleri Ofisi bir haftada ödeme yapmalı. Bu piyasanın oturması için yok elek koyuyorlar, kelek koyuyorlar. Olmaz siyaseten, vicdanen olmaz. 45 gün deniliyor. Devletin imkanı büyük, imkanları farklı. 45 gün ödeneceği zaman, para var da bir haftada ödeneceği zaman para yok mu? Bu milleti, bu fındık köylüsünü kime sattılar? Adam haramilere haraç verir gibi, fındığını 100 liradan 105 liradan tüccara verecek, işçinin parasını ödeyecek. 45 gün bekleyecek, bir derman olsanız, bir ferman okusanız. Ankara'ya gitseniz, milletvekilleri bir araya gelse, Karadeniz milletvekilleri bir araya gelse, fındık çiftçisinin, fındık üreticisinin vekili neredesiniz? 45 gün bizi komaya sokar, felç eder. Piyasayı da olumsuz etkiliyor. Bir kaynak mutlaka vardır, devletin kasasında. Ama dertlenen yok. Toprak Mahsulleri Ofisi fındığı almamak üzere alıyor. Özel sektör fındığı 80 liraya alıyor. Geçen sene bu millet 110, 100 liradan fındık sattı. Geçen sene yevmiyeyi 600 lira belirleyen devlet, bu sene 800 lira belirledi. Devlet görevini yerelde yaptı. Cumhur İttifakı’nın, iktidarın il başkanları gidip kendi partilerinin mecrasında anlatmayacaksınız kim anlatacak? Bunu kim anlatacak? 45 günlük fecaata son verilmeli. Düğün geçtikten sonra, kına nereye yakılır bilmem, ama düğün burada değil. Yangın var, su lazım. Bu millet çok asil, çok yüce, çok kıymetli. Biz bunları hak ettik. İnsan hak ettiğini yaşarmış.

İBRAHİM ERCAN DİMYAT’A PİRİNCE GİDERKEN EVDEKİ BULGURDAN OLMA

Boğaziçi Belediye Başkanı İbrahim Ercan, yerel internet sitesi olan arkadaşımız Murat Albayrakoğlu’nu ziyaret etmiş. İbrahim Ercan ‘Biz ilçe olalım, Konuralp’le birleşelim. Konuralp zaten mahalle, Boğaziçi’nde belediyenin ne işi var? Onu da alsınlar sınırları içine, Düzce Belediyesi’nin olsun. Veya Konuralp merkez ilçe de olabilir.’ demiş. Aslında mantıklı bir şey söylemiş. Boğaziçi’ni de mahalleye dahil edelim. Düzce'nin bir mahallesi olsun, aynı Konuralp gibi. Konuralp merkez ilçe olursa güzel olur. Bir asalet rücu eder, aslına rücu eder. Dün Düzce yoktu, yüzyıllar önce Konuralp vardı. Bizans'tan sonra bu toprakları bu milletin hizmetine hami eden Konuralp Gazi'nin diyarının bir mahalle olması, belde olarak bilinmesi bu coğrafyanın ayıbı. Konuralp’in merkez ilçe olması lazım. İbrahim Ercan'ın dediği gibi olur mu? Bilmiyorum, ama güzel bir şey söylemiş. Fakat ‘Olmaz.’ diyorlar İbrahim başkan. Boğaziçi için de beldeyi iptal ederler. Dimyat’a pirince giderken, evdeki bulgurdan olacaksın gibi geliyor. Seni mahalle yaparlarsa da hiç şaşırma.

PROGRAMIN TAMAMI İÇİN TIKLAYIN;