Hafta başında Akçakoca Belediye meclis toplantısı vardı. Gündem maddelerinden bir tanesi de belediye şirketi ABİTAŞ’ın sermaye artırımı ve bu sermaye artırımı ile beraber ayrılacak işçilerdi. Cumhuriyet Halk Partili bir belediye var, çoğunluk AK Partili Belediye Meclis üyelerinde. Aynı İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin önceki dönemi gibi, şimdi meclis çoğunluğu AK Parti'de. Cumhuriyet Halk Partisi'nde ama dünya görüşün, siyasetin ne olursa olsun ortada bir doğru var. Gündeme gelen maddeler gerek işçilerin emekliliğe sevk edilmesi, gerek şirketin sermaye artırımına gidilmesiydi. AK Partili bir belediye olsaydı, gündeme taşısaydı ki, taşıyacaktır mecburiyet var sürecin öyle görmesi lazım, AK Partili meclis üyeleri ne yapacaktı? Daha önceki seçimlerde Nazmi Çiloğlu’ndan bu kadar para aldın, bu kadar borç yaptın konularına girmişler. Buradaki AK Partili Belediye Meclis üyelerine soruyorum;  Nazmi Çiloğlu’ndan belediyeye alınan yerde, CHP'li Belediye Başkanı Fikret Albayrak bugün yürüdüğünüz yolları yaptı, sahil yolunu yaptı. Akçakoca'nın çehresini değiştirdi. Ne kadar moloz bina varsa, ne kadar çöreklenilmiş yer varsa söktü attı. Güzel bir sahil açtı.

BU KARAR AKÇAKOCA’YA FAYDALI MI? EVET. NİYE ‘HAYIR’ DİYORSUNUZ?

AK Parti'nin her şekilde, 10 kararın 9’unda değişik kararlar veren bir AK Parti meclis üyesi vardı.  Cumhur ittifakının Belediye Başkanı vardı. Şu anda 15 maddeden müfettiş tarafından sorgulanıyor. Peki, onun eğrilerine ‘Evet’ dediniz de, doğruya neden ‘Evet’ demiyorsunuz? Burada bir hakikat var, bugün bu belediyenin aldığı kararı, AK Partili alsaydı evet diyecek miydiniz? MHP kazansaydı evet diyecek miydiniz? Bu karar Akçakoca Belediyesi'nin kamuoyunun faydasına mı? Evet... Peki, siz niye hayır diyorsunuz? Kısır bir siyaset adına yıllardan beri burada ekranlarda olanlar bilir, AK Parti'ye ve cumhurbaşkanına teveccühü olan bir insanım. Ama şu hali görünce, benim gibi birçok insanın abdesti bozuluyor. Ya arkadaş; karar ve yol topluma faydalı mı? Kamuoyuna faydalı mı? Evet… Bu karardan sonra ABİTAŞ işçileri maaş alamayacak. Maaş alamayanlar, doğru belediye meclis üyesi AK Parti'nin ve ilçe başkanı Burhan İşleyen arkadaşımızın kapısına gidin. ‘Bizim parayı verin, akıl verdiniz ya; oy kullandınız ya, bizim paramızı verin.’ deyin. Bu karar Akçakoca’nın menfaatine mi? Evet… Halkın menfaatine mi? Evet… ABİTAŞ’ın, belediyenin menfaatine mi? Evet... Siz niye ‘Hayır’ diyorsunuz? CHP'den farkınız ne? Siyaset topluma hizmet için yapılır, ama bu hezimet insanları sıkıntıya sokuyor.  

OMURGASINI MENFAAT VE İTAAT ÜZERİNE OTURTANLAR GİTSİN ORTOPEDİYE

Biz bugüne kadar AK Parti'ye veya bu düşünceye destek vermiş insanlar olarak, fikrimiz değişebilir. Hasan Şengüloğlu var, İl Başkanı. ‘Senin fikrin değişmiş, yolun değişmiş, omurgana dikkat et, bir ortopediye görün.’ diyor bize. Benim ne kadar bu işin içinde olduğumu bildiği halde. Ben artık birçok inancımı kaybettim. Omurgaya gelince; benim arsadan, emlaktan, makamdan, mevkiden, yetkiden, krediden, doğalgazdan, ihaleden bir beklentim yok. Olmadı ki. Ama omurgasını menfaat ve itaat üzerine oturtanlar arsadan, emlaktan, ranttan beslenenler gitsin ortopediye. Dimdik duruyoruz biz Elhamdülillah… Bu memlekette insanlar çok zor durumda, ekonomik olarak ve içtimai olarak. Ama bu zorlukları kolaylaştırmak lazım. Bugün 20 yıldır Sayın Cumhurbaşkanına ve bu partiye milli görüş diye, muhafazakar görüş diye, mütedeyyin görüş diye gönül olarak vermiş insanların gönlü kırılmışsa, bu verilen destekler sorgulanmaya başlanmışsa, bu eksik bizim değil, bu eksik sizin. ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ demiş Şeyh Edebali. AK Parti'nin tüzüğünde var bu. Sırf Cumhuriyet Halk Partili bir belediyeyi zor duruma düşürme adına, o kadar insanın hayatını zorlaştırmanın hiçbir karşılığı yok. Şeytana bile iman edecek kadar bir hal var ortada. Akçakoca Belediyesi’nde, Akçakoca halkına zulüm ediliyor.  Anlam bu yani, başka bir izahı yok. Belediyeden emekli olacak işçiler var. 30-40 sene çalışmışlar, emekli edilsin. Kenan Akın diye bir arkadaş vardı. Bu arkadaşımız ilçe başkanının etkisiyle işçilerin emekli olma noktasında, partisine ihanet eden birisi. Mustafa Sarıgül’le çok samimi fotoğrafları olan bir arkadaştan bahsediyoruz. Memlekette insana hizmet var mı? Kimden gelirse gelsin, nasıl gelirse gelsin. Ama hizmet yoksa hezimet var, zulüm var. Mutlak ve mutlak ettiğiniz yanlışlar, bir gün sizin önünüze çıkacak. Bu zulmün ortadan kalkması lazım.

BU SİMSARLARI, İSTİSMARCILARI DEVREDEN ÇIKARALIM

Bugünlerde fındık başladı biliyorsunuz. Dayıbaşları, Akçakoca Ziraat Odası Başkanı’nı ziyaret etti. Dayıbaşları denilen insan simsarlar, getirdiği insanlar üzerinden yatarak, kalkarak, sefahat sürerek para kazanan insanlar. Bunlarında aradan kalkması lazım. Korkunç bir fırsatçılık var. Dayıbaşları işçi fiyatlarını yükseltmenin peşinde. Esnaf olduğu yerde, ticaret erbabının olduğu yerde, alımlarda ve satımlarda öyle bir fırsatçılık doğmuş ki. Firavun şöyle zengin olmuş; Karpuzları almış, toplamış çekirdekleri. Karpuz kıtlığı çıkmış Mısır'da. Sonra karpuz tohumunu altın değerinde fiyatları satarak zengin olmuş. Fırsatlarla beraber vicdansız, imansız, insani boyutlardan uzak olarak yapılan her ticaret, her eylemin mutlak ve mutlak dünya ve ahirette karşılığı var. Allah'tan korkmazsın da kuldan da mı utanmazsın? Herkes bir fırsatçı olmuş. Fındığın kazanamayan tek unsuru, fındık üreticisi. Bunu paketleyen kazanıyor, alan kazanıyor, satan kazanıyor. Bir yiyen kaybediyor bir de üreten kaybediyor. 105-110 gibi rakamlar var piyasada. 130 açıklanmıştı ya; siz bakmayın o fiyatlara. 125 civarında fındığın maliyeti var. Bu sene daha büyük bir sıkıntı var. Fakat bunu fırsat bilen dayıbaşları denilen simsarlar, insan istismarcıları şimdi de parasıyla oynuyorlar. Siyasette de, ticarette de, beşeriyet de insani ilişkilerde de hiç ölmeyecekmiş gibi, dünya işine sarılıyoruz, ama yarın ölecekmiş gibi ahiretin de hesabını yapalım.

PROGRAMIN TAMAMI İÇİN TIKLAYIN;