Sağlık & Çevre

ÇAY VE GAZLI İÇECEKLER YERİNE BUNLARI TÜKETİN

Fındık hasadı için üreticilerin tarlalarda ter dökmeye devam ettiği Düzce’de bunaltıcı sıcakların risklerine dikkat çeken İç Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Olgun Deniz, aşırı sıcaklar nedeniyle vücuttaki sıvı kaybının kronik hasta ve yaşlı bireylerde ölümcül sonuçlara yol açabileceği uyarısında bulunarak, günde en az 2,5 litre su içilmesini önerdi. Ayrıca çay, kahve ve gazlı içecekler yerine süt, ayran ve meyve suyu tüketilmesi tavsiyesinde bulundu.

Abone Ol

Geride kalan hafta kısa süreli yağışlı hava ile serinleyen Düzce’de yine sıcaklıklar insan sağlığını olumsuz etkileyecek düzeye yükselmeye başladı.

Özellikle fındık toplamak için sabahtan akşama kadar bahçelerde olan üreticiler ve mevsimlik işçiler uzun süre güneş ışınlarına maruz kalıyor.

Aşırı sıcaklara bağlı rahatsızlıklar nedeniyle sağlık kuruluşlarına başvurular artarken, İç Hastalıkları ve Geriatri Uzmanı Doç. Dr. Olgun Deniz, Türkiye'nin sıcak bir yaz geçirmesi ve nem oranının artması sonucu bireylerin sağlığının olumsuz etkilenebildiğini, bundan en çok etkilenen grupların 65 yaş üzeri bireyler ve kronik hastalığı bulunanlar olduğunu belirtti.

Bu kişilere güneş ışınlarının en dik açıyla geldiği öğle saatlerinde mecbur kalmadıkça dışarıya çıkmamalarını, ayrıca bu saatlerde denize girmemelerini tavsiye eden Deniz, "Dışarıda bulunulduğunda açık renkli hafif ve geniş kıyafetler tercih edilmeli, hava delikleri olan kalın kenarlı şapkalar giyilmeli, güneşin zararlı ışınlarından korunmak için ise güneş gözlüğü ve güneş kremi kullanılmalıdır. Yoğun fiziksel aktivite ve spor yapmak için sabah ve akşam saatleri tercih edilmeli, ağır fiziksel aktiviteden kaçınılmalıdır." ifadesini kullandı.

“Çay, kahve ve gazlı içecekler yerine süt, ayran ve meyve suyu"

Sıcak havaların insan cildinde farkına varılamayan sıvı kayıplarına yol açtığına dikkati çeken Deniz, bu durumun yaşlılarda ölümcül sonuçlara sebebiyet verebileceğini bildirdi.

Doç. Dr. Deniz, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Doktorunuz tarafından sıvı kısıtlaması yapılması belirtilmedikçe ve susama hissi olmasa bile günde en az 2,5 litre yani 12-14 su bardağı sıvı tüketilmesi gerekmektedir. Sıvı tüketilmesinde su içmek esas olmakla birlikte su dışı sıvı alımında çay, kahve ve gazlı içecekler yerine süt, ayran ve meyve suyu tercih edilmelidir. Alkol, kafein ve fazla miktarda şeker içeren içecekler vücuttan fazla sıvı atımına yol açabileceği için uzak durulmalıdır. Ayrıca mide rahatsızlıklarına neden olabileceği için çok soğuk ve buzlu içecekler tercih edilmemelidir."

Hava sıcaklıklarının arttığı bugünlerde en sık karşılaşılan sağlık sorunlarının başında sıcak çarpmasının geldiğini vurgulayan Deniz, önemli ve tehlikeli sorunlara yol açabilen bu durumun 41 dereceye kadar çıkabilen yüksek ateş, halsizlik, bulantı, kusma, baş ağrısı, baş dönmesi, nabız hızında yükselme gibi bulgularla kendini gösterebileceğini kaydetti.

Bu bulgulardan bir veya birkaçı varsa mutlaka en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmasını öneren Deniz, "Yaşlılar, kronik hastalığı olanlar ve açık tenliler daha fazla etkilendiği için sıcak çarpmasında komaya kadar gidebilen nörolojik bozukluklar da görülebilmektedir. Risk altındaki yetişkinler ve yaşlılar, günde en az 2 kez sıcak çarpması açısından yakın gözlem altında olmalıdır." değerlendirmesini yaptı.

Kronik hastalığı bulunanlar için sıcak hava uyarısı

Öte yandan Sağlık Bakanlığı da aşırı sıcaklardan etkilenebilecek risk grubundakiler için, bol su tüketilmesi, güneşin dik olduğu saatlerde dışarı çıkılmaması uyarısında bulundu.

Açıklamada, dış ortam sıcaklığının vücut sıcaklığından yüksek olduğu durumlarda, vücudun terleme yoluyla vücut ısısını dengede tutmaya çalıştığı, ancak aşırı sıcaklarda vücut ısısının, sadece terleyerek dengede tutulamadığı aktarıldı.

Bulunulan ortamdaki yüksek nem oranının, esinti olmaması veya dar giysiler giyilmesi sebebiyle azalan hava akımının, kullanılan bazı ilaçlar gibi faktörlerin, terin buharlaşmasını engellediği anlatılan açıklamada, bu durumda vücudun ısı kaybedemediği, ısının yaşamı tehdit edecek şekilde yükselebildiği işaret edildi.

Açıklamada, aşırı sıcaklardan en çok, açık alanda çalışanlar, 4 yaşından küçük çocuklar, 65 ve üstündekiler, bakıma ihtiyacı olanlar, aşırı kilolu kişiler, gebeler, sürekli ilaç kullananlar (özellikle tansiyon düşürücü ilaç, idrar söktürücü ilaç, depresyon ilacı ve uyku ilacı) ve kronik hastalığı olanların (psikiyatrik bozukluklar, depresyon, diyabet, kronik akciğer hastalıkları, kalp damar hastalıkları, beyin damar hastalıkları) etkilendiği kaydedildi.

Açıklamada, kronik hastalığı bulunanların, hava durumuyla ilgili resmi uyarıları takip etmesi, güneş ışınlarının dik geldiği günün en sıcak saatlerinde açık havada bulunmaktan kaçınmaları önerildi.

Aşırı sıcak havalarda, mevsim şartlarına uygun, terletmeyen, hafif, rahat, açık renkli giysilerin tercih edilmesi, dışarı çıkılması halinde geniş kenarlı ve hava delikleri olan şapka takılması, şemsiye ve güneş gözlüğü gibi güneşten koruyan ekipmanların kullanılması gerektiği de belirtildi.

Hava alabilen rahat ayakkabıların tercih edilmesi, terlemeyle artan sıvı ve mineral kaybını dengelemek için su içilmesi, dengeli beslenilmesi, vücutta daha fazla sıvı kaybına yol açan kafeinli, alkollü, fazla şekerli içeceklerin içilmemesi önerilerinde de bulunulan açıklamada, hasta yakınlarının da özellikle 65 yaş üstü kişilerle, yalnız yaşayanlarla ve kronik hastalığı olan kişilerle düzenli olarak iletişim kurması ve sağlık durumlarına ilişkin bilgi edinmeleri istendi.

Yüksek sıcaklığın, terleme ve aşırı sıvı kaybı nedeniyle böbrekler üzerine ilave yük getirdiğine de dikkat çekilen açıklamada, böbrek hastalığı olanların günlük su tüketimini hekimleri tarafından belirlenen miktarlara göre ayarlaması, yüksek miktarda tuz içeren gıdalardan uzak durulması da önerildi.