Ekonomi

ÜNSAL’DAN ‘TEKEL’E KARŞI HAREKETE GEÇME ÇAĞRISI: BU DEVLET NEREDE?

Dünya fındık ticaretinin 70’ini gerçekleştiren Türkiye’de kendisini fındığın patronu ilan ederek piyasaya istediği gibi müdahale eden İtalyan çikolata devi Ferrero, konu çalışan hakları olunca yine ayrımcı ve sömürgeci yüzünü gösterdi. Yıllar süren mücadelenin ardından Manisa’daki çikolata fabrikasında sendikal haklardan yararlanan işçiler gibi hak ettikleri özlük haklarına kavuşmak için adeta savaş veren Düzce ve Trabzon fabrikası çalışanları, örgütlenmeye engellemek için her yolu deneyen...

Abone Ol

Dünya fındık ticaretinin 70’ini gerçekleştiren Türkiye’de kendisini fındığın patronu ilan ederek piyasaya istediği gibi müdahale eden İtalyan çikolata devi Ferrero, konu çalışan hakları olunca yine ayrımcı ve sömürgeci yüzünü gösterdi. Yıllar süren mücadelenin ardından Manisa’daki çikolata fabrikasında sendikal haklardan yararlanan işçiler gibi hak ettikleri özlük haklarına kavuşmak için adeta savaş veren Düzce ve Trabzon fabrikası çalışanları, örgütlenmeye engellemek için her yolu deneyen yönetimin ikiyüzlü tutumu yüzünden mağdur olmaya devam ediyor. Bu haksızlığı ‘Yorumlu-yorum’ programında gündeme taşıyan Öncü Medya Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal, “Bu memleketin evladı maraba. Köleleştirme zihniyetiyle, sömürge zihniyetiyle hem üretici hem emekçi sömürülüyor. Bu devlet nerede? Devletimiz buna mutlak ve mutlak bir yerden dokunmalı.” dedi. Ünsal ayrıca tekel firmanın Türk işçisinden 3 Euro’ya aldığı fındık için İtalya’da kilogramına 8 Euro ödediğini açıkladı ve büyük farka dikkat çekti.

Düzce gibi fındık üretimi yapılan illerde her sezon piyasaya müdahale ederek tarlada alın teri döken üreticinin ürününü ucuza satmasında etkin rol oynayan Ferrero, kendi çalışanlarını da mağdur etmeye devam ediyor. ‘Sendika’ya adeta alerjisi olan Ferrero yönetimi, her kurduğu fabrikada işçilerin örgütlenmeye gitmesinin önüne geçmek için ne gerekiyorsa yapıyor.

FERRERO’NUN OYALAMA TAKTİĞİ

İlk olarak 2017 yılında sendikal örgütlenmeyi tamamlayarak yeterli sayıya ulaşan Ferrero işçileri, Ferrero yönetimi ve Türk yöneticilerinin iş koluna itirazları sonucu 5 yıl boyunca oyalandı. Bu süreçte, İzmit entegre fabrikası kapatıldı, Trabzon’daki fabrika ikiye bölündü ve entegre gıda ve Keleş olarak ayrıldı. İzmit, Düzce ve Trabzon Keleş fabrikaları tarım iş koluna geçirildi ve süreç bu şekilde baltalandı.

ÖRGÜTLENMEYE KARŞI HER YOLU DENEDİLER

2022 yılında işçiler, tarım iş kolunda da yeterli sayıya ulaşarak yeniden örgütlendi. Ancak, Ferrero bu defa Trabzon’daki fabrikanın birini, yan yana olan entegre ve Keleş’in iş kollarını birbirinden ayırarak sayıya itiraz etti. Mahkeme sonucunda bu süreç 2023 yılına kadar uzatıldı. Trabzon’da tarım iş koluna düşen Keleş kolundaki işçiler, İzmit ve Düzce’de örgütlenerek yeterli sayıya ulaştı ve Çalışma Bakanlığı’na sendika vasıtasıyla yetki tespitini kazandı.

FABRİKA YÖNETİCİLERİ SÜRECİ SÜREKLİ BALTALADI

Bu süreçte, Ferrero yönetimi ve Türk yöneticileri, işçilere Türk devletinin kanunlarına tam uyduklarını ve Çalışma Bakanlığı’ndan yetki tespit yazısı geldiğinde itiraz etmeyeceklerini beyan etti. Buna rağmen yetki tespit yazısı geldiğinde bu sözlerini tutmayarak itiraz ettiler ve süreci bir kez daha baltaladılar.

FERRERO’DAN İKİYÜZLÜ TUTUM

Grevi de içine alan ve yıllar süren mücadele sonucunda yönetimden tuttuklarını kopartan Manisa’daki fabrikanın işçilerine yüzde yüz ücret ve yan haklar verilirken, bunlardan faydalanamayan Ferrero işçileri de benzer hakların kendilerine verilmesi için yöneticiler ile görüştü. Bu görüşmede, Manisa fabrikasında sendika olduğu ve süreç bittiğinde aynı haklardan Düzce ve Trabzon işçilerinin de faydalanacağı sözü verilse de Ferrero’nun sinsi taktikleri bir kez daha devreye girdi ve süreç 7 yıl daha uzadı.  

DÜZCE FABRİKASI ÇALIŞANLARI HAK ETTİĞİNİ ALMAK İSTİYOR

Trabzon Entegre’de yönetimle masaya oturan Tek Gıda-İş Sendikası’nın iddiaya göre baskı ve dayatmalar ile imzaladığı sözleşmenin işçinin lehine olmadığını savunan Düzce fabrikası çalışanları, Manisa’daki işçilere tanınan hakların çok gerisinde olan sözleşmenin yüzde 10 eksiğine mahkum edildiklerini belirterek, “Bu sözleşmeden zam alamadığımız gibi, dayanışma aidatı adı altında bir günlük yevmiyemizden de olduk. Ferrero yönetimi ve Türk yöneticilerinin sendikal örgütlenme sürecine sürekli itiraz etmeleri, işçilerin haklarını tam olarak alamamalarına ve ekonomik olarak zor durumda kalmalarına neden olmuştur. Biz işçiler, Manisa’daki fabrikada verilen hakların bize de verilmesini talep ettik ancak bu talepler sürekli olarak itirazlarla karşılandı. Bu süreçte, maaşlarımız düşük kaldı ve ekonomik koşullar nedeniyle geçim sıkıntısı yaşadık. Trabzon Entegre’de yapılan sözleşme, beklentileri karşılamadı ve dayanışma aidatı adı altında bir günlük yevmiyemizden de olduk. Bu durum yaşam kalitemizi olumsuz etkiledi.” ifadelerini kullandı.

KENDİSİ DE ÜRETİCİ OLAN ÜNSAL, FERRERO’NUN İPLİĞİNİ PAZARA ÇIKARDI

Öte yandan kendisi de fındık emekçisi olan Öncü Medya Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal, hem fiyata müdahale ederek üreticiyi hem de sendikal haklarını önüne geçerek işçisini mağdur eden Ferrero’ya karşı devletin harekete geçmesi çağrısı yaptı.

Öncü TV’deki ‘Yorumlu-yorum’ programında konuşan Ünsal, Ferrero’nun kendi üreticisi ile Türk üreticisine karşı ‘Uçurum’ denecek şekilde nasıl farklı bir politika izlediğini şöyle anlattı:

“Bu memleketteki üreticiyi, çalışanı maraba yerine koyan Ferrero’dan bahsedeceğim size. Fındık satışı yapıldı, fındık tüccarda 105 lira. Bu rakam 3 Euro’ya tekabül ediyor. Randımanları düşük olmasından mütevellit 40 randıman 42 randıman 45 randıman. İklim şartlarından dolayı hele ki TMO fındık üreticisinden bu randımanda fındık almıyorum derse yandı ortalık. Peki Ferrero bu işin neresinde? Bu firma Türkiye'den Türk lirasıyla alıyor, Avrupa'da dolar olarak satıyor. İtalyan köylüsü, İspanya'daki köylüden 8 Euro’ya alıyor. 1 kilogram fındığı Türk işçisinden 3 Euro’ya alıyor. 130 lira bir rakam açıklandı. Hadiseye baktığımızda Türk işçisini, Türk milletini, Türk üreticisini Ferrero denilen firma sömürüyor ve maraba gibi görüyor. İtalya'dan 8 Euro’ya al Türkiye'den 3 Euro’ya al. Bunun arkasındaki güç kim? Bunun arkasındaki denge kim? Bunun ortağı kim? Bu yeryüzüne Allah'tan vahiyle mi indi?

TÜRKİYE’DE 3 EURO 105 LİRA, İTALYA’DA 8 EURO 280 LİRA

İşçiler 2017 itibariyle burada sendikalaşmak için uğraşıyorlar. Ferrero’nun Düzce'de, Trabzon'da iki yerde firması var. 2017'den itibaren mahkemelerde her gün başka bir senaryo. İşçiyi gezdiriyorlar, sendika gelmesin diye. Bir de Manisa'da bunların bir tesisi var, çikolata fabrikası var. Manisa'da çikolata fabrikasında 35-40 bin liradan aşağı maaş alan yok. Düzce'dekiler 25 bin lira alıyor. Hayırlı işler. Düzce'de sendika yok. Peki bu sendika ne yapmış? Etmiş, eylemiş, mücadelesini vermiş Trabzon’la Düzce birleştirmiş. Ama Ferrero şunu yapmış; hemen bir firmayı ayırmış. Keleş ismiyle değiştirmiş. İzmit'te başka bir senaryo yapmış. Çocuklar etmişler, eylemişler, bir yere gelmişler. Çalışma Bakanlığı'ndan sendika iznini almışlar. ‘Ferrero yetkilileri bunlara itiraz etmeyeceğiz.’ demişler. Geçenlerde bir de yürümüşler. Netice itibariyle işçiler sendikal haklarını kazandılar. Fabrika yönetimi, ‘İtiraz etmeyeceğiz.’ deyince bugünlerde sendika sözleşmesi yapılacak. Ancak bunlar itiraz ediyorlar. Bu memleketin evladı maraba. Köleleştirme zihniyetiyle, sömürge zihniyetiyle hem üretici hem emekçi sömürülüyor. Bu devlet nerede? Devletimiz buna mutlak ve mutlak bir yerden dokunmalı. Yüzde 10 artırım yapıyorlar. Yani 20 bin lira maaş alan bir adam, 22 bin gibi bir maaşa tekabül ediyor. Ama Manisa'daki öyle değil. Ben buradan vicdanlara soruyorum. Manisa'da olmayan, Trabzon'da olmayan, Düzce'de olmayan, Türkiye'nin dışındaki fabrikalarda fındığı buradan 3 Euro’ya alan Ferrero, işçisine asgari ücret sınırında maaş veren Ferrero, İtalya'daki üreticiden 8 Euro’ya aldığı fındıkla oradaki işçisini kaç liraya çalıştırıyor? İşçileri mantık ve devletin yasasını kullanarak maraba gibi çalıştırıyorlar. Trabzon’da bir entegre tesisinde sözleşme yapılmış. Haberin detayında göreceksiniz. Orada da insanlar beklediklerini alamamışlar. Amaç şu; Türkiye'deki fındık siyasetini, raconunu, üretimini, emeğini biz Ferrero’ya kaptırmışız. Millet cayır cayır yanıyor. 105 liradan fındık satıyor. 10 randıman düştüğü zaman karşılığı 25 bin. İnsanlar bunaldı, insanlar dertlendi. Ben de bir üretici olarak hem üreticinin hem emekçinin sesi olmaya çalışıyorum.”

PROGRAMIN TAMAMINI İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN;