Ekonomi

“YERLİ ÜRETİME DESTEK, SAĞLAM BİR EKONOMİ İNŞA EDER”

Düzce’de artan maliyetler ve azalan müşteri nedeniyle ayakta kalma mücadelesi veren küçük esnaf, ekonomik sıkıntıları iliklerine kadar hissediyor. Tutum, Yatırım ve Türk Malları Haftası nedeniyle açıklama yapan esnafı temsil eden en büyük sivil toplum oluşumu olan TESK, güçlü bir ekonominin temellerinin yerli üretim ve tüketimle atılacağını vurguladı.

Abone Ol

Düzce’de siftahsız kepenk kapatan esnaflar, yeni yılda ekonomik yönden rahatlamayı umut ediyor.

Güçlü bir ekonominin kendi ürettiğini tüketen bir toplumla mümkün olabileceğini vurgulayan Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, yaptığı açıklamada, “Ülkece yüksek enflasyonla mücadele ettiğimiz bu dönemde yerli malı kullanmak, yalnızca bireysel bir tercih değil, aynı zamanda milli bir sorumluluktur. Daha güçlü bir Türkiye için, hepimizin bu bilinci benimsemesi ve hayatımızın bir parçası haline getirilmesi gerekmektedir. Paramız yurtdışında değil yurt içinde kalmalı.” ifadelerini kullandı.

“YERLİ MALI KULLANIMI DAHA SAĞLAM BİR EKONOMİYİ İNŞA EDER”

Tutum, Yatırım ve Türk Malları Haftası nedeniyle açıklama yapan Palandöken, şöyle devam etti: “Özellikle son yıllarda tüm dünyada yaşanan ekonomik dalgalanmalar ve küresel kriz, yerli üretimin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Yerli Mali Haftası, işte tam da bu bilinci oluşturmak için bir fırsat niteliği taşımaktadır. Savunma sanayinden soframıza gelen gıdalara, temizlik ürünlerinden tekstil sektörüne kadar her alanda yerli malı kullanabilmemiz, ülkemizin ekonomisi için atacağımız en önemli adımdır. Yerli üretime verilen destek, hem milli kaynaklarımızın etkin şekilde kullanılmasını sağlar hem de daha sağlam bir ekonomi inşa etmeye yardımcı olur. Yurt dışından alınan döviz ödemeleri yerine yerel ürünlere yönelmek üreticiyi ve çalışanları motive ederken enflasyonla mücadeleye de destek sağlar. Yerli ürüne olan taleple üretim kapasiteleri genişler ve bu durum istihdam artışını beraberinde getirir. Bu sağlıklı döngü ile ekonominin genelinde sürdürülebilir bir büyüme sağlanabilir.”

“DOĞAL KAYNAKLARIMIZIN İSRAFI MUTLAKA ÖNLENMELİ”

Yerli üretimle birlikte tutumluluk bilincinin de artırılması gerektiğini ifade eden Palandöken, son olarak şunları kaydetti: “Yerli malın kullanımının yaygınlaşması için bu alışkanlığın daha okul sıralarında küçük yaşlardan itibaren kazandırılması gerekli. Çocuklarımızın özellikle aile ortamında yerli üretimin değeri hakkında bilinçlenmesi, gelecekte bu sürekliliği sağlayacaktır. Tutumlu olma, para biriktirme ve israftan kaçınma gibi alışkanlıklar küçük yaşlarda kazandırılmalı. Yerli malı kullanmayı teşvik edici kamu spotları oluşturulmalı. İhtiyaç fazlası alışverişten kaçınılarak elektrik, su gibi enerji ve doğal kaynakların israfı mutlaka önlenmeli. Öyle ki tüm dünyada yaşanan ekonomik kriz döneminde tutumlu olmak, ihtiyaç kadar satın almak, para biriktirmek ve yatırım yapmak kendi cebimize fayda sağlarken milli ekonomimiz için de büyük önem arz ediyor.”