Yerel medyaya bir haber düştü. Milliyetçi Hareket Partisi Gümüşova ilçe Başkanı ‘İstifa ettik’ diye bir basın açıklaması yaptı. Bizi de aradı. Biz de ‘Bunun bir belgesi var mı? Nereye gönderdiniz?’ dedik. Akabinde dedi ki, ‘Gümüşova Belediye Başkanı Muharrem Tozan da MHP’den istifa etti. İstifa dilekçelerini Genel Merkez’e gönderdik.’ dedi. İlçe başkanı istifa sebebinin geçtiğimiz günlerde MHP Düzce Teşkilat Başkanı Çetin Sarıahmet’in Başkan Tozan’a ağır kelimeler kullanması olduğunu söyledi. Kullanma sebebi de Whatsapp grubundan çıkması. Whatsapp grubundan çıktı diye bu kelimeyi hak etmiyor ki bir belediye başkanı.
Tabii bunlar böyle devam ederken MHP Düzce Milletvekili Ümit Yılmaz, ilçe başkanı ve belediye başkanıyla görüşüp konuyu Genel Merkez bazında değerlendiriyor. Teşkilatla beraber hareket edilmiyor. Milletvekili bir tarafta, teşkilat bir tarafta. Bu senaryoyu biz daha önce Akçakoca’da da görmüştük. Akçakoca’da teşkilat görevden alındı. Belediye başkanıyla milletvekilinin, bakanın yanında bir itilafından dolayı başlamıştı bu iş. Böyle de devam etti. MHP Genel Başkanı Semih Yalçın’ın talimatıyla MHP Düzce il Başkanı İlhami Caboğlu, MHP Gümüşova İlçe Başkanı’nı görevden aldı. Belgesini de verdi. ‘İstifa ettiklerini söylüyorlar’ dediğimde de ‘Bize ulaşan bir belge yok’ dedi.
İşin arka planı şu. Ümit Yılmaz, bu meseleye dâhil oldu. Milletvekili olarak tabii ki dâhil olacak kimse bir şey diyemez. Muharrem Tozan, İl Özel idaresi genel Sekreteri’ydi. Daha sonra ayrıldı, MHP’den belediye başkanı oldu ve kazandı. Bundan sonraysa tabiri caizse Tozan’a mobbing uygulandı. Olayın aslı da şu. Gümüşova Organize Sanayi Bölgesi’nde belediyenin de yüzde 30 küsur ortaklığı var. Bundan mütevellit belediyenin orada temsil edilmesi lazım. Fakat belediye başkanı seçildikten bugüne kadar bu gerçekleşmedi. ‘Belediye başkanı olursa olur. Muharrem Tozan olursa istemiyoruz’ gibi bir oluşum meydana geldi. Bu da hem önceki vali Sayın Zülkif Dağlı’yla, hem de şimdiki vali Sayın Cevdet Atay’la görüşüldü ve bir istişare yapıldı. Ama netice de alınmadı.
Benim anlamadığım şey şu. Ümit Yılmaz, TBMM’deki o 1 dakikalık süre içerisinde Akçakoca’da kurulan bir beton santralini, bir üst geçidi bile ‘Bu yanlıştır, eksiktir’ diye anlatıyor. Beton santraliyle, üst geçidi TBMM’de yüksek sesle bağıran Ümit Yılmaz, neden belediye başkanına aylardır uygulanan mobbingi gerek yerelde gerek genelde ilgili noktalarda adam gibi neden savunmadı? Savunduysa bir bunu bilmiyoruz, duymadık. Öyle Sayın İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yla fotoğraf vermek falan…
Kısaca şunu anlatmak istiyorum. Meselesine hâkim olamadığınız bir belediye başkanına böyle bir ithamda bulunulmuş. Olması gereken bunun teşkilatla istişare edilmesi ve çözüm üretilmesidir. Ama bu yapılmadı. Şu anda Muharrem Tozan’ın istifası muhtemelen önümüzdeki günlerde açıklanır. MHP’lilerin gönlü bunu istemiyor.
Bunun arka planında da şu var. İl Teşkilatı’yla Genel Merkez ile Ümit Yılmaz’ın arasında sıkıntı var. Bu sıkıntı önümüzdeki zaman dilimi içerisinde siyasete bir şekilde yansıyacak. Bu hal bir hesaplaşmaya dönüştü. ‘Bizim emeğimiz var ama bizi kimse dinlemiyor anlamıyor’ diye bir hesaplaşmaya dönüştü. Bu da bir belediye başkanlığını kaybettiriyor. Yavaş yavaş o geliyor. Bildiğim kadarıyla Muharrem Tozan, Yargıtay’dan resmi olarak Milliyetçi Hareket Partisi’nden ayrıldığı konusunda bir işlem yapmadı. Çetin Sarıahmet’i yönetimdeki teşkilat başkanlığı görevinden aldılar. Ve disiplin süreci başlattılar. Sarıahmet de üst kurul delegesi. Yani genel başkanı seçen delege. Eksik olan neydi? Burada seviyesizlik yapılmış. Ahlak ve edep dışı, siyasi nezaket dışı bir ifade kullanılmış. Bir süreç yönetilmiş. Acele neydi bilmiyorum. Sarıahmet özür dilemedi. ‘Be yanlış kelime kullandım’ demedi. Parti istifasını aldı, işlemini yaptı.
Ama burada yapılan açıklamalarda kokan, il başkanlığıyla genel merkezle Ümit Yılmaz’ın arasındaki rekabetin dışa tezahürü. İlçe başkanının açıklamasında, ‘Benim başkanıma haksızlık yapıldı, ilgilenilmedi’ diye bir ifade yok. Ama direkt il teşkilatı hedef alınış. Ümit Yılmaz zikredilmemiş. Burada üzüm mü yeniyor, bağcı mı dövülüyor ben anlamadım. Ama bildiğim bir şey var. Zaten kamuoyu yoklamalarında MHP’nin oylarında bir düşme eğilimi var. O da ne kadar inandırıcı bilmiyoruz da. Bu iç rekabetin, iç hesaplaşmanın ve uyumsuz bir siyasi iradenin tezahürüdür. Gümüşova İlçe Başkanı ve Teşkilat Başkanı görevden alındı. Şimdi sıra Muharrem Tozan’da. Düzce’de nelerle uğraşıyoruz.
‘Yerini yadırgama’ diye bir ifade var. Milletvekili Ümit Yılmaz’ın seçilmeden önce yola çıktıklarını yolda bulduklarına nasıl değiştiğini, akabinde onun için gece gündüz mücadele veren insanlarla nasıl hesaplaştığını görüyoruz. Burada il başkanında da bir eksik vardır. Herkes de bir eksik vardır. Rahmetli Süleyman Demirel, ‘Siyasette yüzde 99 ile yüzde 1 aynı. Çünkü yüzü tamamlamaz.’ Derdi. Burada ben gelinen noktada baktığınız zaman kazananın kimse olmadığını kaybedeninse partinin kendisi olduğunu görüyorum. RAHMETLİ Mahir Kaynak, ‘Bir olayı anlamak için sonucunda kazanana bakın. Kim kazanıyorsa senaryoyu o yazmıştır’ derdi. Kim kazanıp kaybedecek önümüzdeki günlerde göreceğiz.