Çocukların tek başına vakit geçirdikleri, adeta fanus içerisinde yaşadıkları ortamdan çıkarak daha kalabalık, küçük oldukları için hijyen kurallarını uygulayamayan bir ortama geçiş yapacaklarını anımsatan Dr. Öğr. Üyesi Sağlam, şöyle devam etti: “Çocuğun beslenme kalitesi, temizliği, alışkanlıkları değişecek. Okullarda besinlerde kullanılan yağlar, malzemeler, kek, kurabiye gibi şekerli ürünlerle ve paketli gıdalarla temasın artması ile çocuklar beslenme alışkanlıklarının dışına çıkılacak. Kapalı alanda daha uzun süre kalınması temizlik için kullanılan kimyasallara maruziyeti arttıracak.  Her şeye dikkat edilse bile kapalı ortamda birçok çocuk olduğu için mikropların birbirlerine bulaşması ve hasta olma riski tabi ki artacak. Ama kişisel farklılıklar (çocuğun bağışıklık durumu, beslenme durumu, alerjiye yatkınlığı, atopi, orta kulak iltihabına yatkın bir anatomik yapı, sigara dumanına maruz kalmak gibi) nedeni ile her çocuk aynı sayıda ve ağırlıkta hastalanmayacaktır.”   

Düzce Üniversitesi

“Paketli gıdalardan ve rafine şekerden uzak durun!”

Öğrencilerin daha sağlıklı bir okul dönemi geçirebilmesi için önerilerde bulunan Dr. Öğr. Üyesi Sağlam, açıklamasını şu şekilde sürdürdü: “Çocuğunuzun beslenmesini önemseyin. Beslenme listenizde süt ürünleri, et ve et ürünleri (kırmızı et, tavuk, balık) sebze ve meyveler, kuru baklagiller ile tahıl grubuna mutlaka yer verin. Paketli gıdalardan, rafine şekerden mümkün olduğunca uzak durmasını sağlayın. Günlük süt içim miktarını 1 bardakla sınırlandırın. Süt çoğu çocukta sekresyon artışına yol açtığı için enfeksiyonlara yatkınlığı arttırabiliyor, ayrıca demir emilimini de azalttığı için diyetteki miktarına dikkat edilmeli. Beslenmesine ayran, yoğurt, kefir, tarhana, turşu, boza, soğan, sarımsak gibi doğal pro ve prebiyotikler ekleyin.”    

“Öğrenme, bağışıklık ve sağlıklı gelişim için uyku olmazsa olmaz”

Uykunun beyin gelişimi, öğrenme, bağışıklık ve sağlıklı gelişim için olmazsa olmaz olduğunu vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi Sağlam, “Çocukların melatonin, büyüme hormonu gibi hormonların salınımından en iyi şekilde yararlanmaları için kreşe giden çocukların 20.00-21.00, ilkokul çocuklarının 21.00-21.30, lise evresinde ise en geç saat 22.00’de uyumaları gerekiyor.” ifadelerini kullandı.

“Düzenli spor yapan çocuklar hastalıklara karşı daha dirençli”

Düzenli olarak spor yapan çocukların hastalıklara karşı daha dirençli, okul başarılarının ve özgüvenlerinin daha yüksek olduğunu gösteren çok sayıda bilimsel çalışmanın olduğuna dikkat çeken Dr. Öğr. Üyesi Sağlam,  bu nedenle okul çocuklarının sevdikleri bir sporu yapmalarının desteklenmesi tavsiyesinde bulundu.

Doktor kontrollerinin önemi büyük

Düzenli çocuk doktoru kontrolüne gidilmiyorsa, okula başlamadan önce çocuk doktoruna giderek genel bir sağlık muayenesi olmasının önemine vurgu yapan Dr. Öğr. Üyesi Sağlam, son olarak şunları aktardı: “Bu muayenede kilosu, boyu, gelişim durumu, alınan anamnezi ile geçirdiği hastalıklar ve risk durumları belirlenir, muayenesi yapılır ve gereken tetkikler istenir. Saptanan vitamin, mineral, eser element eksikliklerinin yerine konulması bağışıklığı güçlendirdiği gibi öğrenmeyi ve okul başarısını da arttıracaktır. Doktorunuz çocuğunuzun durumuna göre gerekli takviyeleri düzenleyecek, omega 3, probiyotik kullanmak gibi önerilerde bulunacaktır. Ayrıca okula başlamadan önce 3-4 yaşında göz doktoru muayenesi olmadı ise göz muayenesi olmak; işitme muayenesi olmadı ise kulak burun boğaz doktoruna muayene olmak; dişlerde çürükler mevcutsa diş hekimine gitmek gerekir.”  

Eylül ayından itibaren grip yani ‘Influenza’ aşılamalarının başladığını belirten Öğretim Üyemiz,  “6 aydan büyük tüm çocuklar Influenza aşısı olabilir. Çocuğunuzun aşıları eksikse aile hekimliklerine başvurup tamamlatın, eksik menenjit aşılarını yaptırın.” ifadelerini kullandı.

“Çocuklarımıza Genel Hijyen Kurallarını Öğretelim”

“ÇOCUĞUN ÖNCELİKLE ZAMANA VE SABRA İHTİYACI VAR” “ÇOCUĞUN ÖNCELİKLE ZAMANA VE SABRA İHTİYACI VAR”

Kapalı ortamların, sınıfların sık sık havalandırılması gerektiğinin altını çizen Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi Mukaddes Kılıç Sağlam, “Çocuklarımıza el yıkama, tuvalet temizliği gibi hijyen kurallarını öğretelim. Bulaşıcı hastalık riski yüksek olan, öksüren, ateşi olan çocuklarımızı başka çocuklara bulaş olmaması için ve dinlenip daha hızlı sürede iyileşmeleri için okula göndermeyelim.” sözleriyle açıklamasını sonlandırdı.  

Editör: Tuğba Aksoy