İŞLERİ GÜÇLERİ FİTNELİK!

Türkiye'nin en genç ili Düzce, çevresindeki kentleri birçok yönüyle sollayabilecek iken gelişmenin önündeki en büyük engel dedikodu ve fesatlık... Konu kendi çıkarları olunca her yolu mübah görenler, Düzce'ye hizmet etmeye gönül verenleri, fitnelikle yıpratmaya çalışıyor. Düzce TSO'da yaşanan çekişme ortamı üzerinden bu konuya dikkat çeken Öncü Medya Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal, şöyle konuştu:

"KEDİ ULAŞAMADIĞI ETE MUNDAR DERMİŞ"

"Düzce Ticaret ve Sanayi Odası Başkan Yardımcısı İbrahim Canpolat, Ticaret ve Sanayi Odası’nda bir konuşma yaptı. Ama ona gelmeden evvel Düzce'de fitne, fesat, dedikodu... O onun arkasından, bu bunun önünden, çelme takma yapımızla bir arpa boyu yol elde edemiyoruz. Erdoğan Bıyık ve ekibi geldi, Düzce Ticaret ve Sanayi  Odası’nın yeni binasının yapılması noktasında bir adım attı. Projesinin bile tartışıldığı günlerden, inşaatın temelinin atılarak başladığı günlere geldik. Türkiye’nin ekonomik şartları ortada, memleketin hali meydanda. Ben kendisini tanımam ama tabir-i caizse bir babayiğit çıkmış: Müşterek İnşaat firması, Burayı yüzde 50 ile almış. Yüzde 50 ile inşaat Türkiye’de çok istisnai bir durum. Bir bloğu kendine, bir bloğu da Ticaret ve Sanayi Odası’na yapıyor. Mesafe hızlı bir şekilde ilerliyor. (Önceki yönetime) Bugüne kadar proje bile oluşturamamışsınız, adım atılamamış. Burada temel atılmış, inşaat başlamış. “Bu bununla ortak mıdır? Bundan menfaati var mıdır?” deniyor. İbrahim Canpolat Tuncay Şahin'e dedi ki, - Sen bu memlekette yargılanıyorsun! Yarın bir gün yaptıkları bir eksik iş varsa Erdoğan Bıyık, İbrahim Canpolat, Metin Şişman, ilgili yönetim ve komisyon neyse, Adliye Fevzi Çakmak’ta, varsa bir eksik sizde gidin. Kedinin ulaşamadığı ciğere mundar dermiş hesabı, yapılan işe fuzuli gerekçe üretiliyor. Ben özellikle Erdoğan Bıyık ve ekibini, İbrahim Canpolat’ı, komisyonda ihaleyi verenleri, bu mücadeleyi verenleri tebrik ediyorum. Özellikle de yüklenici firmayı tebrik ediyorum. Kolay değil, maliyetler her gün artıyor. Bu büyük bir ağır yük." dedi.

"KARŞI ÇIKIP DEDİKODU ÜRETENLER AĞIR CEZADA YARGILANIYOR"

“ÇİFTÇİMİZİN MAĞDURİYETİNİ GİDERMEK ÖNCELİKLİ HEDEFİMİZDİR” “ÇİFTÇİMİZİN MAĞDURİYETİNİ GİDERMEK ÖNCELİKLİ HEDEFİMİZDİR”

Hizmete engel olmaya çalışanların niyetlerinin hayır olmadığına dikkat çeken Ünsal, başarılı bir döneme imza atan Erdoğan Bıyık yönetiminin algılarla yıpratılamayacağını vurgulayarak, şöyle devam etti: "Düzce’nin babayiğit müteahhitleri girmemiş de bir insan girmiş, ikna edilmiş. Neden öküz altında buzağı arıyorsunuz? Neden kendi eteğinizi silmeden milletin eteğinde kirlilik arıyorsunuz? Yazık günah Düzce’ye. Düzce Ticaret ve Sanayi Odası bugün bu yönetimiyle, bu yapısıyla, Erdoğan Bıyık başkanlığında bu adımı atmış. Herkesin bir hesabı var burada. Hani tavuk yumurtlarken horozun kıçı sızlarmış hesabı. Ya adamlar yapıyor! Birisi de girmiş, yüreğini koymuş, sermayesini koymuş, benliğini koymuş, burayı yüzde 50 ile almış. Peki kaç müteahhit var böyle Düzce’de bu işi yüzde 50 ile yapacak? Siz yapsaydınız. O onunla ticari ilişkisi varmış, bu bununla hukuku varmış... Peki senin hukukunun olduğu, senin ticari ilişkilerin olduğu münasebetler ağır cezada!"

"KİM DÜZCE'MİZE HAYIRLI HİZMETLER SUNUYORSA ALLAH ONDAN RAZI OLSUN"

"Bu kadar adaletsizce, vicdansızca, imansızca, fütursuzca, etik olmayan şekilde bir olayın üzerine gidilmez ki!" diyerek haksızlığa tepki gösteren Öncü Medya Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal, son olarak şunları kaydetti:

"Ekonomiye yön veren bu önemli kurum, köhne bir binada yıllardan beri Ticaret Odası olarak kalıyor. Peki, niye yapmadınız bugüne kadar? Bir proje aşamasını geçemediniz. Bir proje elinize ayağınıza bulaştı. Geldiğimiz nokta şu; bakın, Düzce’nin geri kalmasının en büyük sebebi fitnedir, çekememezliktir, birbirine karşı tahammülsüzlüktür, kavim milliyetçiliğidir. Bunlar olduğu sürece, Düzce ilerleyemez. O kadar güzel bir coğrafyamız var ki; bir tarafımız İstanbul, bir tarafımız Ankara, bir tarafımız dağ, bir tarafımız deniz, bir tarafımız otoban, bir tarafımız da D-100. Allah vermiş bu memlekete! Nimetin kıymetini bilmiyoruz. Şimdi bir müteşebbis bir iş yapıyor ve bu müteşebbisin önünü de insanlar risk alarak açıyorlar. Aslında müteşebbis de risk alıyor. Belki bu işten zarar da edecek, bilinmez. Çünkü oran çok yüksek. Yani “Biz bunu yüzde 50 ile verdik, yarı yarıya verdik.” diye sevinecekken, “Bunun bunda ne işi var?” Allah! Allah! Kim Düzce’mize hayırlı hizmetler veriyorsa Allah ondan razı olsun.

Geçmişine de, doğmuşuna da, doğacağına da Allah rahmetiyle, merhametiyle muamele eylesin."

HABERİN VİDEOSUNU İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN