Bugün Akçakoca’ya gidiyoruz. Biliyorsunuz Akçakoca sapak mevkiinde bir Ayazlı Mahallesi var. Bu alanda bir camii var! Allah rahmeti ile muamele eylesin, Hacı Yakup Amca diye bir amca vardı, yıllarca buraya caminin yapılması için büyük bir mücadele verdi, oraya da ismi bir caddeye verildi.
Caminin yanında bir yol var. Orada 61 parsel, bir de 48 parsel vatandaşın arsası var. Tam bu parsellerin arasında bir yol var. Bu 61 parselde bulunan arazinin bir tarafı karayollarına sınır ve 15 metre çekme mesafesi var karayollarından, yani yolun başladığı yerden. Arazi de çok büyük bir şey yapamıyorsunuz. Ama bu arkadaki yol bu araziye dahil olursa, değme keyfine. 3 bin liralık yer oldu, 10 bin lira. Yani rant üstüne rant… Evet, bu karar çıkıyor Belediye Meclisi’nden. Akçakoca Belediye Meclisi’nden rant kararı çıkıyor. Belediye Başkanı Okan Yanmaz, Cumhur İttifakının Belediye Başkanı; hani sıkıştığı noktada, AK Parti teşkilatı ile istişare ediyor, oradan netice alamadığı zaman iş ile intikal ediyor, İlhami Caboğlu var MHP İl Başkanı aracılık ediyor, Mustafa Keskin devreye giriyor, Cumhur İttifakı Cumhur İttifakının İl Başkanı ‘neden kavga ediyorsunuz, yardımcı olun, seçime gireceğiz’ bu senaryoları dinliyorduk. Bizde söylüyorduk buradan zaman zaman. Ama işin enteresanı ne biliyor musunuz burada? AK Partili Belediye Meclis Üyeleri bu rant kararına itiraz ediyorlar. İtiraz ediyorlar, ama destekleyenler kim? Daha önce MHP’de bulunup istifa eden Kadem Direk Beyle, yine Sinan Akın destekliyorlar. CHP Meclis Üyesi de destekliyor.
Şimdi bu kimin kümesinde yumurtlayıp, kimin kümesinde yemlenmek gibi bir şey. Cumhur İttifakından alamadığın desteği, Millet İttifakından al, Millet İttifakından alamadığın desteği, Cumhur İttifakından al. Nasıl olacak bu? Yani efendim deniliyor ki; ‘Belediye kazanacakmış, arsa üretiyormuş. Açık ihaleye çıkartacakmış burasını.’ Kim alacak oradan yolu? Parselinin yanındaki alacak. Aldığı zaman ne yapacak? Karayolları 15 metre mesafesinden kurtarmış olacak, oradaki bina, oradaki alan, oradaki arsa rant üzerine rant kazanacak. Neden? ‘Kardeşimizin arkadaşı…’ Hayırlı işler… Babanızın çiftliği mi Akçakoca Belediyesi sizin?
Şimdi ben bir görüşmeler yaptım, MHP’li Meclis Üyeleri ile insanların vicdanı rahatsız. Ve işin özünde, bunu bu şekilde yapacağız diye girmiyorlar, nasıl giriyorlar işe? Bakın o kadar hile ve şer uygulanmış ki. Bakın; Belediye Başkanlığı’na 3 tane kişi dilekçe veriyor. Verdikleri dilekçede, 01. 01. 2022 tarihinde, burada park alanının değişmesi ve bir düzenleme diyorlar. Ama caminin yolunu, caminin yanındaki yolu kapatıp da belediye ne kazanacak, diğer taraf ne kazanacak? Kime anlatıyorsun bunları Okan Yanmaz, çocuk mu var senin karşında? Yani milletin gözünün içine baka baka samimiyetsizliği, samimiyet diye mi anlatıyorsun? Şimdi ben bunun iptal edilmesini bekliyorum. Hem de Belediye Meclisi’nin MHP’li üyeleri tarafından, o vicdanlı insanlar tarafından, o helal oylarla seçilmiş insanlar tarafından. Böyle bir şey olabilir mi? ‘Belediyeye arsa üretiyoruz.’ Ne kazanacaksın? ‘İhaleye çıkartacağız.’ Kim alacak o 500 metre kare çizgi halindeki yeri? Parseldeki adam alacak. Neden alacak? Karayolları mesafesinden, kendi parselini kıymetlendirmek için. Neden? Arkadaşı… Kimin? Belediye Başkanının kardeşinin arkadaşı, iddia bu… Ve bunun park alanı diye değiştirilmesi için farklı bir sebeple giriliyor. İşin enteresan olanı, bir şey daha var. Bu yol var ya; şu anda kaldırılacak, belediye para kazanacak dedikleri yol var ya; bu yola güvenip, adam orada bir inşaata başlamış, ona ruhsat vermişsin. El insaf ya…
Bu ve buna benzer işler Akçakoca’da çok oluyor. ‘Efendim haksızlık etmeyim…’ Neden haksızlık etmeyelim? ‘İşte sel oldu, pandemi oldu, Akçakoca Belediyesi çalışamadı…’ Peki, pandemi oldu, Düzce’den Akçakoca’ya gidemediğin yerde, Akçakoca Belediyesinin en kıymetli olan istasyonunu, kimsenin bir yere gidip- gelemediği dönemde satarken sattın. O zaman belediye çalışıyordu. Yani tabiri caiz ise o konulara fazla girmek istemiyoruz, ama Akçakoca Belediyesi’nin aldığı rant kararının itirazlar zaten başlamış vicdanlı, imanlı, ahlaklı ve dürüst insanlar tarafından bozulmasını biz bekliyoruz. İptal edilmesini bekliyoruz, içeriden almış olduğumuz bilgi de o. MHP İl Başkanı İlhami Caboğlu’na da bu konu izah edilmiş. İkna oldu mu, olmadı mı bilmiyorum, ama ben ikna olmadım. 2 günden beri bununla uğraşıyorum. Yazık… Yazık ve yazık… Bu ve buna benzer Akçakoca’da birçok işler oldu. Yani olması gereken insanların arsaları evet değer kazansın, insanlara belediye fayda sağlasın kabul, ama burası gibi değil. Ben imar veya kadastrocu, harita mühendisi, çevre mühendisi değilim, bu işlerden anlayacak birisi değilim. Ama gözle gördüğün zaman diyor, ‘Burada rant var.’ Ne adına rant… Yazık… Ben burada tek bir şey söylüyorum; burada bu kadar insan inanarak, güvenerek, samimiyetine inanarak oy verdi, yazıklar olsun başkan sana. Sana yazıklar olsun… Bunun için oy vermediler, bunun için hatır ve muhabbet kurmadılar size, bu kararın iptalini bekliyoruz. Akçakoca bunu bekliyor ve Akçakoca’da insanlar bunu dillendirmiş basın yazmamış. Kendilerine göre doğruları vardır, ben bunu bilmiyorum. Ama buradaki sesi, ben de bir Akçakocalı olarak gördüm. Yani Akçakoca Belediyesinin belediye meclisinin şu anki aldığı karar, yolu iptal et, birilerine bina üret. Tamam, bunda kim kazançlı? Belediye 3-5 kuruş alacak, ama kimse ihaleye girmez. Burada o parselin sahibi kimse o kazançlı. Neden? Hayırlı işler…
Şimdi Akçakoca demişken, şunu da bir anlatalım; Tuğrul Abanoz var, CHP İlçe Başkanı. Bugün bir paylaşım yapmış, ben de oraya bir yorum yazdım. Cumhuriyet Halk Partisi İlçe Başkanı sıfatı ile Diyanete yüklenmiş. ‘Bugünkü Cuma’da 10 Kasım münasebetiyle Gazi Mustafa Kemal’den bahsetmedi.’ İşte diyanet kendine gel falan… Ya siz bu camilerde Allah’ın adını, peygamberin sıfatını anıp, Kur’an’la dua ettiniz de size cami yok mu dediler? Hani yazmışsınız ya ‘Atamızı anmak istiyoruz’ diye. Benim atam Metehan’dan başlıyor. Ben 100 yıllık değilim. Benim atam Metehan’dır. Ben oradaki yazıtlardan biliyorum. Ama Mustafa Kemal’de bizim bir devlet büyüğümüzdür. Senin atanmış; peki, hangi camide ne okuttun. Ben de dedim ki; bir Kur’an okutun, hep birlikte bir amin diyelim. Laikliğe ne kadar aykırı değil, bunu hep birlikte aranızda tartışın, ondan sonra. Yani diyanetle ne dini istismar etsinler, ne laikliği istismar etsinler, ne devletimize, milletimize hizmet etmiş Gazi Mustafa Kemal’i istismar etsinler. Bırakın bu işleri, bunlar küçük işler.
Efendim gelelim dipnota… 497 tane hafız için, hafızlık bittikten sonra kelamın kutsiyetiyle beraber tören düzenlendi. Törene, Sayın Vali, Cumhuriyet Başsavcısı, Düzce Belediye Başkanı Sayın Faruk Özlü, ilçelerimizdeki Belediye Başkanları katıldı. İş geldi, plaket vermeye, ödüllendirmeye, kelam hafızlarını, kelamın bülbüllerini ödüllendirmeye geldi. Protokol gereği, oradaki sunan adamda eksiklik var mı? onu bilemiyorum, ama protokol gereği Cumhurbaşkanımızın, devletimizin temsilcisi olarak sayın Vali önce çağrılır. Akabinde diğer protokol üyeleri de çağrılır. Neyse Sayın Valimizi çağrıyorlar, sayın Valimiz kalkarlarken, Sayın Özlü’ye ‘buyurun beraber gidelim’ diyor. Tabii Faruk Özlü de çağrılmadığı için gitmiyor. Ondan sonra da bir daha anons ediyorlar. İkinci anonsta da sayı Özlü gidip oradaki kelamın hafızlarına ödül verme veya teşvik etme noktasında o sahneye gelmiyor. Bir protokol garabeti midir? Veya ora da ne eksik oldu bilmiyoruz, ama bu hafızlar sizden ödül alamadığı için çok üzgünler Faruk Bey. Yani orada devletin temsilcisi, protokol makamında sayın vali devletin tek temsilcisidir. Her ne kadar siz Bakanlık yaptıysanız bile, efendim saygı görmeniz gerekiyor, hürmet görmeniz gerekiyor, ama o protokolde maalesef Vali önde, devlet koymuş bu kuralı. Onu okuyan adam ne yapsın? Orada bir eksikte varsa, biz sizi büyük olarak biliyoruz, orada onun eksiğini kapatıp, orada Kur’an hafızlarının heyecanla beklediği Sayın Bakanlarını, Sayın Belediye Başkanlarını görmekti. Orada bir kusur ettiler. Ama siz de bir paylaşım yaptınız, ‘Bir gezi sözümüz var, bir de Mutfak Sanatları külliyesinde bir yemek sözümüz var’ dediniz. Artık ne kadar olur, ne gider onu bilmiyorum. Ama bildiğim bir şey var; o hafızlar sizden ödül alamadığı için çok kırgın Faruk Bey.
Çarşamba günü Yorumlu-Yorum programında Gölyaka, Efteni Gölü, Düzce Belediyesi, Gölyaka Belediyesinin beraber aldığı karar ile ilgili o konuyu açacağız dedik. Bu konun muhataplarına ulaştık. Önümüzdeki hafta bir görüşme yapacağız. Önümüzdeki hafta yapacağımız görüşmenin ardından, Bu konuyu enine boyuna yorumlayacağız. Çünkü burada da hakikaten çok sıkıntılı bir iş var. İnşallah yapılan görüşmelerden, istişarelerden sonra da bu bir hale yola girer diyoruz.
Programın tamamını aşağıdaki linkten izleyebilirsiniz: