Dün akşam düzenlenen Düzce Belediyesi Meclis Toplantısı öncesinde, meclis üyelerinin sıralarına yolsuzluk iddiası ile tutuklanan İstanbul Büyük Şehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ile ilgili ‘İmamoğlu Örgütüne Yönelik Yolsuzluk Soruşturması’ başlıklı dosya bırakıldı. Bu duruma CHP’li meclis üyelerinin sessiz kaldığı görülürken, konu ile ilgili Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü yaptığı açıklamada, “Son dönemde gerçekleşen olaylarda, gösteri ve protesto boykot adı altında yapılan tüm eylemler, kişi ve tüzel kişilerin haklarını, ülke huzur ve güvenliğini, ekonomi ve günlük ticaret imkanlarını tehdit eden ve sarsacak şekilde yönlendirilmeye çalışılmaktadır” dedi.
Düzce Belediye Meclisi Nisan ayı 2. toplantısı, dün akşam Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü’nün de katılımı ile gerçekleştirildi. Toplantıya katılan Düzce Belediyesi Meclis Üyeleri, sıralarına bırakılan İmamoğlu Örgütüne Yönelik Yolsuzluk Soruşturması’ başlıklı dosya ile karşılaştı.
Özellikle AK Partili Belediye Meclis Üyeleri’nin verilen aralarda bile dosyayı incelediği görülürken, CHP’li meclis üyeleri ise konu ile ilgili sessizliğini korudu.
Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü de, meclise yaptığı bilgilendirmede İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yolsuzluk iddiası ile tutuklanması ve ardından yaşanan sürece ayrı bir parantez açtı. İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından yaşanan gelişmelerin Türkiye’nin ekonomisi ve güvenliğini tehdit ettiğini kaydeden Başkan Özlü, “Bağımsız yargının, hiçbir etki altında kalmadan işlemesinin sağlanmasıdır. Yargıya yansıyan iddiaların, muhatapları tarafından hukuk kuralları çerçevesinde cevaplanması, sonuçlarının beklenmesi ve herkesin buna saygı göstermesi gerekir. Ancak, son zamanlarda, yargıya yansıyan ve Cumhuriyet savcıları tarafından ortaya konulan yüzlerce konunun, savunulması ve cevaplanması yerine, ülke gündemi ve güvenliği rehin alınarak, tehdit edilerek ve baskı oluşturularak yargı sürecinin etkilemeye çalışıldığı bir durumla karşı karşıyayız. Bu yapılanlar, sadece temel hukuk kurallarına aykırı olmakla kalmayıp, aynı zamanda ülkemizin gündelik hayatını terörize ederek, ülke ekonomisine yönelik saldırı boyutlarına ulaşmıştır. Siyaset alanındaki mücadele, hiçbir şekilde ülkemizin huzurunu, güvenliğini veya ekonomisini tehdit edecek bir boyuta ulaşmamalıdır; bu mücadele, tamamen siyaset alanıyla sınırlı kalmalıdır. Son dönemde gerçekleşen olaylarda, gösteri ve protesto boykot adı altında yapılan tüm eylemler, kişi ve tüzel kişilerin haklarını, ülke huzur ve güvenliğini, ekonomi ve günlük ticaret imkanlarını tehdit eden ve sarsacak şekilde yönlendirilmeye çalışılmaktadır” açıklamalarında bulundu.
HABER: Savaş ARI