Geçtiğimiz şubat ayında Düzce Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’nde meydana gelen olay, iddiaya göre şöyle gelişti: “Başkan bir fakültede eğitim gören Düzce Üniversitesi öğrencisi R.T., eczacılık fakültesinde okuyan kız arkadaşını sınav sırasında sınıfın önünde beklemeye başladı. Sınav esnasında koridordan gelen seslerin öğrencilerin konsantrasyonunu bozmaması için Öğretim Görevlisi Miray İlhan, koridorda bekleyen R.T.’yi uyardı.

Sınavın ardından kız arkadaşı ile birlikte, Miray İlhan’ın bulunduğu eşi Mert İlhan’ın odasına giden R.T., burada iki öğretim görevlisi çift ile tartışmaya başladı. Olay sonrasında öğretim görevlisi çift, öğrenci M.T.’nin kendilerine tehdit ve hakarette bulunduğu iddiası ile soluğu adliyede aldı.

Mahkeme “kavuşturmaya yer olmadığına dair” karar verdi

Geçtiğimiz günlerde görülen davada, mahkeme heyeti, iki öğretim görevlisine diğer meslektaşlarının ve güvenlik görevlilerinin önünde hakaret ve tehditlerde bulunduğu öne sürülen öğrenci R.T hakkında “kavuşturmaya yer olmadığına dair karar” verdi.

Bu karara avukatları aracılığı ile “Kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi hukuka aykırılık oluşturmaktadır.” gerekçesiyle itirazda bulunan öğretim görevlileri Miray İlhan ve eşi Mert İlhan, verdikleri dilekçede şu ifadelere yer verdi:

“Bizlerin şeref ve onurunu zedeledi”

FUARDA DÜ’YE YOĞUN İLGİ GÖSTERİLDİ FUARDA DÜ’YE YOĞUN İLGİ GÖSTERİLDİ

“Şüpheli tarafından söylenen ahlak yoksunu, edepsiz, terbiyesiz kelimeleri, sözün söylendiği yer ve bağırarak herkesin duyabileceği şekilde söylenmesi nedeniyle de onur, şeref ve saygınlığımızı rencide edecek niteliktedir. Zira, bizler akademisyen olarak, görev yaptığımız yerde, çalışma ortamımızda, beraber çalıştığımız insanların, yetiştirme, öğretme sorumluluğunu üstlendiğimiz Üniversitemiz araştırma görevlilerinin ve öğrencilerimizin yanında bu hakarete maruz kaldık. Bir hocaları ile bu şekilde konuşulduğunu ve buna ilişkin olarak bir dava bile açılmadığını gören duyan öğrencilerin ve araştırma görevlilerinin bizlere bakış açısının ne olacağı ne derece saygı duyulacağı hususlarının değerlendirmesi sayın mahkemenize aittir. Ancak bizler açısından, öğrencinin asılsız darp iddialarıyla ilgili tarafımız hakkında devam eden bir soruşturma varken eğitici-öğretici rolünü üstlenen bizlerin yapmış olduğu şikayetimizle ilgili olarak Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair karar verilmesi dahi insanlar nezdinde bizlerin şeref, onur ve saygınlığını zedelemektedir.

“Verilen karar usul ve yasaya aykırıdır”

Düzce Üniversitesi öğrencisinin, karşısında kendi dersine giren kişi olmasa dahi “hocam” diye hitap edilen kişiye herkesin içinde, bağırarak bu şekilde söylemlerde bulunması hakaret suçunun unsurlarını meydana getirmektedir. Şüphelinin söylemleri kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmiştir ve bu suç kapsamında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.

“Olay ile ilgili personelimizin şahitliği vardır”

Az önce de belirtildiği gibi öğrencinin asılsız iddiaları ile ilgili ise değerlendirme yapılmış, dosya uzlaştırmaya sevk edilmiştir. Bizler dürüst davranarak öğrencinin bize fiziki bir müdahalesi/darp vs olayının bulunmadığını söylediğimiz için adalet sistemi tarafından cezalandırılmaktayız. Aynı dürüstlüğü maalesef ki şüpheli konumunda bulunan öğrenci gerçekleştirmemiş ve ben ve öğretim üyesi olan eşim tarafından darp edildiği iddiasında bulunmuştur. Şüphelinin darp iddiası ile ilgili olarak soruşturma devam ederken bizim şikayetimizin dikkate dahi alınmaması adalet/yargı sistemine olan inancımızı zedelemektedir. R.T isimli şahıs, psikiyatri hastası olduğunu belirttiği ve ilaç kullandığını ifade ettiği için herhangi bir fiziksel olay yaşanması ihtimaline karşı üniversite öğretim üyemiz Üzeyir Doğan tarafından çekilen ve şikâyetimiz sırasında polise sunulan videonun 1.21 dakikasında burada işi yokken yarım saat ne hakla beklediği ve bu odaya hangi hakla girebildiği sorulduğunda, R.T isimli şahıs kız arkadaşını çağırdığımız için geldiğini açıkça söylemiştir. Ancak R.T isimli şahıs kolluk ifadesinde suçlamaları kabul etmediği gibi, kendisini üniversite hocalarının çağırdığını beyan ederek yalan ve yanıltıcı beyanda bulunmuştur. Savcılık makamı da bu beyanı da esas alarak Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair karar vermiştir. Bu olayla ilgili uğradığımız hakarete ilişkin olarak bizlerin ve Üniversitemizde çalışan memur ve akademik personelin şahitliği bulunmaktadır.”

Öğrenci darp iddiası ile dava açtı

Öte yandan evli öğretim görevlilerinin, tehdit ve hakaret iddiasıyla şikayetçi olduğu öğrenci R.T. de, akademisyen çiftin kendisini darp ettiği iddiasıyla şikayetçi oldu. Öğrenci R.T.’nin odadan çıkarken, akademisyen çifte hakaret ve tehditler savurarak, olay yerinden ayrıldığı ise olay anına ait görüntülerle ortaya çıktı. Ortaya çıkan görüntülerde, akademisyen çiftin öğrenci R.T’ye cebir kullanmadığı görüldü.

Editör: OĞUZHAN BAL