Düzce Merkeze bağlı Çerkez Taşköprü Köyü muhtarı İbrahim Tokgöz’ün, Düzce Belediyesi’ne ait  taşınmaz mülkü market olarak işleten Yasin Taştekin’den hava parası adı altında 200 bin TL istediği iddia edildi. İddia sahibi Market işletmecisi Yasin Taştekin, elindeki evraklarla Düzce Cumhuriyet Başsavcılığı’na muhtar hakkında suç duyurusunda bulundu. Konu ile ilgili Öncü Haber Merkezi’ne konuşan Muhtar İbrahim Tokgöz ise, Taştekin’in bu iddialarının tamamen asılsız olduğunu söyledi.

Yapılan referandumla köy tüzel kişiliği kaldırılarak Düzce Belediyesi sınırları içerisine mahalle olarak eklenen Çerkez Taşköprü Köyü’nde mülkiyeti belediyeye ait olan ve market olarak işletilen bir taşınmaz için köy muhtarı İbrahim Tokgöz’ün, hava parası adı altında 200 bin TL istediği iddiaları yargıya taşındı.

Ekran Asdadasdasdasda2024 09 11 184804

KOMŞULARI: BİZ GİTMESEK AÇ-SUSUZ KALACAK KOMŞULARI: BİZ GİTMESEK AÇ-SUSUZ KALACAK

Market İşletmecisi Yasin Taştekin, muhtarla arasında yaşanan para tartışmasını Öncü Haber mikrofonuna anlattı. Marketi ilk açtığı dönemde muhtar İbrahim Tokgöz’e 100 bin TL hava parası verdiğini ileri süren Taştekin,  muhtarın bununla da yetinmeyerek kendilerinden 200 bin TL daha istediğini öne sürdü.

200 bin vermediğimiz için bize psikolojik baskı uyguluyor”

Muhtar Tokgöz’ün 200 bin TL ödemesi için kendilerine sürekli psikolojik baskı yaptığını savunan Taştekin,  “Bu marketi 3 buçuk ay önce işletmeye başladım. 6 ayın 11’inde vergi levhamı aldım. Burası önceden köy tüzel kişiliğinindi, biz referandumla belediyeye geçtik. Otomatikman ne oluyor? Belediyeye geçince köy malları da, belediyeye devir oluyor. Muhtarla şöyle şimdi bir kira sözleşmesi yaptık; tabii bu belediyenin malı kiraya verilmiş gibi oldu. Sözleşmede çünkü imza ve mühür de var, resmi her şeyi. Ben burayı kiralarken 100 bin lira hava parası olarak ödedim. Tabii ekmek sahibi olduk sonuçta, burayı işletenin eski borçlarını da ödedim. O da 70 bin -  80 bin o civarda bir meblağ. Eşim de şahit, onun bileziklerini bozdurup hepsini hallettik. Sonra muhtar, 200 bin lira diye tutturmaya başladı. Geliyor ve gidiyor 200 bin lira… En son eşim markette dururken gelmiş, havaya bakmış dükkanın tavanına ve ‘ya buradan havadan 200 bin lira para düşecek’ demiş.  Neyse tabii bunları söyledim ben, sonra biz belediyeye gittik muhtarla beraber, belediye burayı muhtarın hiçbir şekilde kiraya verilmeyeceğini kendisine de söyledi, bana da söyledi. Orada bize, ‘bu kira sözleşmesini de kaybedin’ dedi belediyedeki yetkili.  Öyle bir durum doğdu, ama o yine de gelip gidiyor rahatsız ediyor bizi.  Burada müşterim var benim, hani ticari bir hayatım var. 3 buçuk ay olsa da sonuçta o zedeleniyor. Ben kendisine kesinlikle bu parayı vermeyeceğimi söyledim.  Verdiğim parayı geri yolla dedim . O da nereye şikayet ederse etsin demiş. Mecbur kaldık, bu duruma gelmeye. Ben evvelsi gün Düzce Cumhuriyet Başsavcılığına delillerle ev evraklarla verdim. Oradan valiliğe verdim, onlarda idari denetime yolladılar” dedi.

Ekran Görüasdadsadatüsü 2024 09 11 184737

“Eşim benim altınlarımı satarak markete mal koydu”

Muhtar Tokgöz’ün psikolojik baskılarına kendisinin de maruz kaldığını iddia eden Yasin Taştekin’in eşi Vildan Taştekin ise, “Bizden para istiyor, biz baştan şaka yapıyor zannettik.  Biz, 20 – 30 bin lira ister diye beklerken, o kendi fiyatını kendi belirledi. 200 bin lira deyince birkaç kere ben tartıştım onunla. Baktım daha da ciddi olmaya, daha da ileriye giderek, artık dalga geçmeye başladı. bende ona ‘asla bu parayı alamayacaksın’ dedim. Rahatsız oluyoruz eşim kapatalım diye tutturdu, ben hayır dedim. Biz buraya  altınlarımı, bileziklerimi satıp mal koyduk. Toptancılara hiçbir borç yok. Biz eskisinin de borcunu ödedik” diye konuştu.

Muhtar iddiaları yalanladı

Konu ile ilgili Öncü Haber merkezine konuşan köy muhtarı İbrahim Tokgöz de hakkındaki iddiaların asılsız olduğunu söyleyerek şu ifadelere yer verdi:

“Ben kiralamadım. Burasını daha öncesinde Yılmaz diye bir arkadaşımız çalıştırıyordu, ama yürütemedi. Bunun içindeki mülküyle parasını verdim, bana bıraktı burasını. İçerideki mal benim. Ben dedim ki; ne mahalleliyi ne köylüyü mağdur etmeyeyim, bu şekilde şikayetler gelmesin. Burası çalışsın, bu Yılmaz arkadaşımız burayı yürüttü, ama başaramayınca ben parasını verdim. Bir sene öncede Yasin’in amcaoğlu Ercan Taştekin burayı bıraktı bize. Burayı bıraktığı zaman içerideki malın parasını biz burada ödedik. Sonra Yılmaz arkadaşa teslim ettik. Yılmaz arkadaşımız da 9 ay falan sürdü, yürütemeyince mal parasıyla birlikte bize bıraktı. Ben de tuttum dedim ki; 42 bin lira Yasin’e kaçırma, ayağının dibinde, 200 lira da bana verirsin, dışardaki mal karşılığı bu şekilde alması gerektiğini söyledim. 3 gün belediyeye gittik ruhsat alalım diye. Destek verdik, yardımcı olduk. Daha sonra biraz talep edince bizi geçiştirdi. Bana hiç para vermedi, sadece 42 bin lira toptancılara borcu ödedi. Bu pozisyonda beni bu şekilde rencide etmesini ben hiç kaldıramadım. Avukat tutmak zorundayım.”

HABER: Savaş ARI

Kamera: Oğuzhan Bal

Editör: OĞUZHAN BAL