KRİFOSLAR

Abone Ol

Hazır kıta bekliyorlar.
İblisin kendilerine yetişmesini ve aynı safta mücadele etmeyi.
İblis, güneyden yola çıkmış yukarı doğru geliyor.
Gelişe bakarak, içten içe sevinç çığlıkları atarak bekliyorlar.
Çok heyecanlılar, belli etmemeye çalışıyorlar ama tüm yorumlarında, düşüncelerinde ve atmış oldukları adımlarında niyetlerini açık ediyorlar.
Çok sabırsızlar ve çok istekliler, içleri kıpır kıpır.
Bir an önce hedeflerine ulaşmak için, gelecekten emin bir şekilde bekliyorlar.
Kılıçlarını çekmişler, savurmak için bekliyorlar.
Mağaralarında çıkıp saldırmak istiyorlar. 
Tıpkı kış uykusuna yatıp aç kalmış bir ayı gibi, her tarafa saldırıp, önüne gelene tokat atıp, insanların ellerindekini, sahip oldukları topraklarını almak istiyorlar.

Diyeceksiniz ki kim bu krifoslar?
Bunlar, görünüşte toplumun inanç ve kültürel değerlerine sahipmiş gibi görünen, fakat iç dünyasında ve kendi dostları ile bulundukları ortamda, kendi inançlarını yaşayan, bizdenmiş gibi davranan ama bizden olmayan insanlar.
İsmi, dışarda bizimle beraber iken Rahmi, Ali, Ahmet, Abdullah ama içeride baş başa kaldıkların da bambaşka Naim, Agop, Markos.
Dışarda namaz kılıp, oruç tutan fakat içerde başka başka dinlerin ibadetlerini yapan, öyle de yaşayan kendini açıkça ifade etmeyen korkak, sinsi, kahpe tipler.

İçimizde dolaşıyorlar, sözde iyilik adına bu toprakların her karışındalar ve bu toprakların zenginliklerini yıllardan beri tarumar etmiş ama doymamış vampirler.
Doymak nedir bilmiyorlar. 
Bu zenginlikler ellerinden gidince de hırçınlaşıp saldırıyorlar.
Rollerini çok iyi biliyorlar, bir işaret bekliyorlar ki, bu toprakları sonsuza kadar sahip olmak için.
Onun için, iblisin kendilerine yetişmesini bekliyorlar.

Bu bekleyişi esnasında, iblisin önünü temizlemek için, toplumun tüm sinir uçları ile oynuyorlar.
Kontrollü ve organize bir şekilde.
Tek ağızdan çıkmış cümleler, kavramlar ile koro halinde toplumsal olaylar üzerinden, üzerimize üzerimize geliyorlar.
Onlar için bu topraklarda varlığını sürdüren kendileri dışında ki toplulukların gelecekleri, yaşam standartları, insanlık değerlerinin hiç ama hiç önemi yoktur.

Onların bizlere bakışları, tıpkı güneyden gelen iblis ve avanelerinin bakış açısı ile aynı.
Önlerin de engel olarak duran bizleri, hayvansı insanlar olarak görüyorlar
Kullanılıp atılacak birer varlık olarak görüyorlar.
Yüzümüze gülüyorlar ama içlerinden küfrediyorlar, bizlerden tiksiniyorlar, bir an önce kendileri için zulüm olarak gördükleri bir arada yaşam durumunun bitmesini arzuluyorlar.

Onlar istedikleri kadar arzulasınlar.
Ne kadarda sinsice ve gizlice iblisin gelişini bekleseler de, bu toprakların gerçek sahibi Rabbimiz ve onun elini sımsıkı tutanlar, bu gizlenişi, bu bekleyişi ve bu hedefleri bilmektedirler.
Bilmekle beraber, bu krifosların kıçları açıkta olduğu için, bu gerçekliği bu yürekli insanlar apaçık görmektedirler.
İstedikleri kadar saklansınlar, gören gözler her zaman var olacaktır.

İblis ise artık kendini gizlemek istemiyor.
Sahip olduğu gücü ve taraftarları ile beraber artık bunu dışa yansıtmak için adımlar atıyor.
Şımarık bir şekilde, nefesini herkesin ensesine üfleyerek şovunu gerçekleştiriyor.
Geçtiğimiz günlerde, iblisin küresel alanda görsel şovunu yapan “DJ Anyma”, istanbul’da bu şımarık tavrını tüm açıklığı ile sergiledi. 
Hemde hayranlıkla izleyen ve kendinden geçen onbinlerce gencin karşısında.

Hiç bir şeyi gizlemeden, tüm açıklığı ile iblisi tasvir ederek ve onun kendi peşinden koşanların üzerine nefesini üfleyerek geldiğini ortaya koydu.
Bunu da büyük bir bütçe ve karmaşık bir görsel ve işitsel gösteri ile resmetti.
Fırsat bulursanız mutlaka seyredin.(@kul6303839)
Artık ben bu topraklardayım ve buranın sahibi benim diyerek varlığını hissettirdi.
İnsan ile olan mücadelesinde, elini kendi taraftarlarına  uzatarak, Rabbine ben kazancam diyerek, meydan okuyarak resmetti.

Bu gelişleri tesadüf değil aksine bir programın adımı olarak tezahür ediyor.
Taraftarlarına az kaldı sabırlı olun, güneyden geliyoruz, sizler de hazır olun, kısa zaman sonra ortak nokta da, Anadolu topraklarında buluşacağız diyerek, şovunu gerçekleştirdi.
Bugünler de yaşanan cambaz oyunlarına aldanmayın, iblisin acizlik hikayelerini boşverin, o ve avaneleri bir yıldır yaşadıkları çıkmazı unutturmak, hedef saptırmak ve nihai hedefine ulaşmak için adımlarını sıklaştırarak yoluna devam ediyor.
Bunu yaparken de her zaman olduğu gibi, hedef saptırarak yapıyor.

Gizli açık, ne kadar da şovunu yaparsa yapsın, bu şovu gören ve bunların ne anlama geldiğini bilen, iblisin ve onların bu topraklarda ki uzantıları krifosların hazırlığına karşılık, Rabbinin sözü üzerine hareket eden ve bu gelişi bekleyen, binlerce gencimiz de bekliyor olacaklar.
Bizler uyanığız ve uyanık kalalım.
Çevremize açık gözlerle bakalım, olaylar karşısında faillerini dikkatlice gözlemleyelim.
Neyi hedeflediklerini ve bir sonraki adımlarını takip edelim ve bu krifosların tüm adımlarını artık tek tek ifşa edip, cesurca üzerine gidelim.

Hayatın her alanın da aktif olalım.
Bırakın kendilerine de bir faydası olmayan, sizleri kandırmak için söz de İslam kılığına girmiş ve Rabb adına hareket ettiğini söyleyen, din bezirganlarının veya siyasi figürlerin peşinden gitmeyi….bırakalım…. Onlara hayır diyelim.
Bunların her biri iblisin yetiştirmiş olduğu ve oynanan oyunun başrol oyuncularıdır.
Şimdilik bizim gibi davranarak, çarpık inanç ve siyasi düşüncelerini, sözde Rabb adına, toplumun zihinlerine ve davranışlarına monte ederek, bizleri evirip çevirip bir hamur kıvamında pişirerek, fıtratla çatıştırarak, iblise itaat ettiriyorlar.

Gelin, hayatın her alanında cesur ve yürekli bir şekilde dimdik ayakta duralım.
Gelin, fıtratımızın sesini dinleyerek, özgürlüğe doğru yürüyüşümüzü gerçekleştirelim.
Özgürlüğümüzü elde edebilmek adına sürekli hayatımızı sorgulayalım, bundan korkmayalım, üzerine üzerine gidip, onu yakalayalım.
Eksiklerimizi,hatalarımızı, yanlışlarımızı kendimiz için bir engel olarak karşımıza koymayalım, bunların üzerine giderek, onları düzelterek Rabbimize doğru koşalım.
Çünkü, Rabbimiz çok bağışlayandır.
Gelin, önümüze geçip, bizlere Rabblık taslayan, özgürlüğümüzü kendi ellerine almak isteyen herkesi reddedelim.
Onların bizlere vereceği hiç bir şey yoktur.
Gelin, Rabbimizin sözünü ve onun elini tutalım, bunun sonucunda özgürlüğü yakalayalım ki, iblis ve onun uzantısı krifoslar hedeflerine ulaşamadan rezil olsunlar.