Gıda üretim, satış ve toplu tüketim yerlerine yönelik denetim ve kontrollerde ortaya çıkan usulsüzlüklerin yanı sıra satın aldıkları ürünlerle ilgili olumsuzluk yaşayan vatandaşlar da ALO 174 Gıda Hattı’na ihbarda bulunarak, gıda denetim sürecine etkin olarak katılıyor.
Özellikle ekmek fırınları ve yeme-içme işletmeleri ile ilgili yoğun şikayetlerin yapıldığı Düzce’de hileli gıda haberleri de vatandaşların tedirginliğini katlıyor.
Fırınlardan alınan hamur ürünleri ve restoranlarda satılan yemeklerin içinden çıkan yabancı maddeler, halkta panik uyandırmaya devam ediyor. Sağlıksız gıda satışı yapan işyerlerinin önüne geçmek için Düzce İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ise denetimlerine ara vermeden devam ediyor.
Peki Düzceliler artan hileli gıda olayları hakkında ne düşünüyor? Öncü Haber ekibi bu sorunun cevabını almak için vatandaşlara mikrofon uzattı.
“Herkes aldığı paranın karşılığını verse her şey yoluna girer”
Ekmeklerde çıkan yabancı maddeler hakkında konuşan Keziban Kavakoğlu, konunun önemini şu sözlerle vurguladı:
“Çok iğrenç bir durum değil mi? Önemli bir gıda ekmek. Bence daha çok denetlenmeli. Denetimler yetersiz, herkes aldığı paranın karşılığını verse her şey yoluna girer diye düşünüyorum.”
“Sanki birileri yapılan yanlış çalışmalara hizmet ediyor”
Denetimlerin kanunlar nezdinde olması gerektiğine dikkat çeken Haluk Korkmaz, “Bugün dünya üzerinde oynanan oyunların sadece ufak bir bölümü. Denetimler maalesef yeterli değil, sanki birileri yapılan yanlış çalışmalara hizmet ediyor. Denetimler kanunlar nezdinde olmalı, insan sağlığı her şeyden önemli. Devletin en büyük sorumluluklarından biri. İnsanların sağlığıyla alakalı tehlikeli olabilecek her türlü şeye herkesin çok dikkat etmesi gerekiyor. Özel denetim yapılmalı. Sağlığa ters düşen şeyler çıkarılmalı.” dedi.
İhmallere caydırıcı cezalar uygulanmalı
Düzce’de herhangi bir gıdada yabancı maddeye rastlamayan fakat İstanbul’da ekmeğin içinden naylon parçaları çıktığına şahit olan Süreyya Bilgin, “İstanbul’da birkaç defa denk geldim, ekmekte naylon parçaları çıktı. Düzce’de henüz denk gelmedim, buraya yeni geldim. Restoranlarda hijyene dikkat ederim, mutfakları gözetlerim. Daha önce bir restoranın mutfağını boyadım, ortam iğrençti. Lahmacun yerleri vardı İstanbul’da Pendik’te iğrençti, rezaletti. İnsanlar buralarda nasıl yemek yiyor.” şeklinde konuştu.
Yapılan gıda denetimleri hakkında ise Bilgin, “Denetimlerin yeterli olduğunu düşünmüyorum. Caydırıcı cezalar uygulanmalı, bir zabıta geliyor görüyor gidiyor. Her konuda caydırıcı cezalar uygulanmalı. Sık sık denetim yapılmalı.” açıklamalarında bulundu.
“Denetimler sıklaşmalı sonuçta insan sağlığı söz konusu”
Hileli gıdaların insan sağlığı tehdit ettiğine değinen Huri Alaşalvar, “Bana hiç denk gelmediği ama denk gelenler var. Sık sık denetim yapılmalı.” ifadelerini kullandı.
Restoran tercihi yaparken nelere dikkat edilmesi gerektiği üzerine konuşan Alaşalvar şu sözleri söyledi:
“Bir restoranda hijyene dikkat ederim, kaliteye bakarım. Denetimler sıklaşmalı sonuçta insan sağlığı söz konusu.”
“Denetimler yetersiz, televizyonlarda görüyoruz”
Daha önce tükettiği gıdalarda yabancı maddelere rastlamayan Huriye Cebeci, “Ben böyle şeylere rastlamadım fakat denetimler yetersiz, televizyonlarda görüyoruz, her şey var.” diye konuştu.
Restoranlarda hijyenin önemine değinen Cebeci, “Önce temizliğe hijyene dikkat ederim sonrasında lezzete bakarım. Yetkililer takibini yapsın, denetimi yapsın. Ben kendim görmedim ama rastlayan insanlar var.” şeklinde konuştu.
“Denetimler daha çok mutfak ya da aşçılara yapılması gerekir”
Yediği köftenin içinde hamamböceğine rastladığını söyleyen bir vatandaş, “Ankara’da bir köfte yemiştim. İçinden hamamböceği çıkmıştı. O günden sonra uzun bir süre köfte yiyemedim.” ifadelerini kullandı.
Yapılan denetimler hakkında konuşan ismini vermek istemeyen vatandaş ise “Denetimlerin iyi yapıldığını düşünmüyorum açıkçası. Daha sık olabilir. Denetim olacağı zaman restoran sahipleri daha bir dikkatli oluyor. Kafede çalıştım daha önce, küllükler toplanıyordu denetim yapılacağı zaman. Tabak, çatal, bardak temizliğine dikkat ederim. Yeşillik yememeyi tercih ediyorum. Denetimler daha çok mutfak ya da aşçılara yapılması gerekir.” açıklamalarına yer verdi.