Öncü Medya Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal’ın hazırlayıp sunduğu ‘Kitabın Ortasından’ programının bu haftaki konuğu Cumhuriyet Halk Partisi 1’inci sıra Milletvekili Adayı Talih Özcan oldu. Uzun yıllardır siyasetin içinde olduğunu ve CHP’nin her kademesinde görev yaptığını belirten Özcan, kendisine yönelik ‘İthal Aday’ yakıştırmalarına da, “Ben Gümüşovalı’yım, ben Düzce’nin evladıyım” diyerek cevap verdi. CHP’den milletvekili aday adayı olan, ancak adaylık listesine giremeyen Faruk Darıyerli ile ilgili soruya ise Özcan, “: Ben Faruk Darıyerli’yi gerçekten seviyorum, bizim dostumuz ve arkadaşımız” cevabını verdi.
CHP 1’inci sıra Milletvekili Adayı Talih Özcan, Öncü TV, 100.2 Radyo Öncü ve Kent Radyo’da ortak yayınlanan, Öncü Medya Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal’ın hazırlayıp sunduğu ‘Kitabın Ortasından Programına konuk oldu.
“Partide benim emeğim var, birikimim var”
Gerek Öncü TV ekranlarından, gerek radyoları başından, gerekse sosyal medya ağlarından geniş kitlelere ulaşan programda Sadullah Ünsal’ın kendisi hakkında merak edilen soruları yanıtlayan Özcan, Düzce’de hedeflerinin 70 bin civarında oy almak olduğunu söyledi. Yaptığı seçim çalışmalarında vatandaşların mevcut iktidar ve milletvekillerinden şikayetçi olduğunu savunan Özcan, “Ben 1955 yılında Sakarya’da doğdum. Ailem 1850 yıllarında Kafkasya’dan göç ederek, Gümüşova ilçesinin Nüfren köyüne yerleşti. Babam 32 yaşında, dedem bizleri alarak Sakarya’ya götürdü. Biz belli bir süre okul hayatı, diğer şeyler orada yaşadık. Daha sonra biz okul hayatı, üniversite hayatı İstanbul, kamu görevi icabı Türkiye’nin çeşitli yerlerinde uzun bir süre çalıştım. 99 yılında Cumhuriyet Halk Partisi’nin yaptığı bir seçimde Sakarya’da milletvekili adayı oldum. 1’nci sıraya geldim. Seçildik, gidemedik. Baraj altı kaldık. Ondan dolayı siyasi yaşamıma son verdim. Belli bir süre Rusya'da Abhazya Cumhuriyeti’nde 15 yıla yakın kaldım. Orada da parlamentoya girdim ve 5 yıl milletvekilliği yaptım. CHP’nin gençlik kolları başkanlığını yaptım. 1974-1978 yılları arasında CHP’de gençlik kolları başkanlığı yaptım. Partinin bütün kademelerinde çalıştım. Yönetimlerde, il delegesi, ilçe delegesi, belediye meclis üyeliği için müracaat, partim için bulunduğum her yerde görev aldım, büyümesi için elimden ne geliyorsa yaptım. Son zamanlarda siyaseti pek düşünmüyordum, fakat ülkenin gidişatını görüyorum. Hepimizin taşın altına elimizi sokmamız lazım. Nasıl bu ülkeyi bataklıktan çıkarırız diye kendi kendime tasarladım, siyasete girip bu ülkenin geleceği ile ilgili elimizden ne geliyorsa yapacağım diye düşündüm. Babamın, dedemin doğduğu yer, Gümüşova kendi ilçem, bugün il oldu değişimi ve dönüşümü için ben taşın altına elimi sokayım diye geldim. 4 yıla yakın ben Düzce’de mahalle mahalle gezerek, partimin gelecekte bir milletvekili çıkartması için uğraştım. Ben burada hep şunu söyledim, değerli il başkanlarımıza, yöneticilere yargı denetiminde yapılacak bir seçime varım dedim, partinin bir etkinliği olduğu zaman, bana haber verin her türlü etkinlikte bulunurum dedim. Partim zaman zaman haber verdi, zaman zaman vermedi, ama ben alan çalışması alabildiğim kadar yaptım. Kendimi daha çok Düzcelilere, halkıma tanıtayım, bu değişim rüzgarını yakalayayım diye bu hareketi başlattık. Aşağı yukarı 125’e yakın köye gittim. Halkın rızasını alayım, beni de tanısınlar diye böyle yaptım. Eski partilileri ziyaret ettim Düzce’de. İleri gelen kim varsa, bu partinin eski yöneticilerini ziyaret ettim. Herkesin aday olduğu gibi ben de gittim aday oldum. Bu sıralamada da beni 1’e getirdiler. Partide benim emeğim var, geçmişim var, birikimim var, inancım var. Bu değişim rüzgarını gerçekleştirelim diye buraya kadar getirdik bu işi” dedi.
“Düzce’de hedefimiz 70 bin oy”
Düzce’de hedeflerinin 70 bin oy olduğunu öne süren Özcan, konuşmasına şu şekilde devam etti:
“Halk gerçekten çok sıkıntılı, çok zorda, halk problemler yaşıyor. Geçim sıkıntısı hat safhada, bunu görüyorlar. Her gittiğimiz yerde şikayet var, bir şeylerden memnun değiller. Halk homurdanıyor, ben öyle hissettim. Bu hareketi daha ileriye götürmek lazım, bizde bu taşın altına elimizi sokacağız. Önce halkımızı anlamamız lazım. Ben yaptığım bu çalışmalarda önce halka dokunmak istedim. Onlarla birebir, onların içinde, onların yaşadığı sorunlarda ben de onlarla beraber olayım ki beni de anlasınlar, ben de onları anlayayım. Gittiğim her yerde beni anladılar diye düşünüyorum. Bir taban oluşturdum, bu da partiye dinamizm kattı, güç kattı. Çünkü CHP’nin oyları aşağı yukarı 35 bin civarındaydı. Bizim bunu nasıl 45 binlere, 50 binlere çıkartırız çünkü ancak o zaman milletvekili çıkarırız. Ben kendi tahminimce 60 bin, 65 bin olduğuna inanıyorum bugün. Ben partimin 35 binde olduğu gördüm, bunu nasıl 60 bine çıkartırım diye düşündüm, o çalışmayı yaptım. Bugün tabii 70 bin diyebiliriz, partimizin de rüzgarı var. Ben 70 bin, 75 bin civarında oy alacağımızı bugün için tahmin ediyorum.”
“Ben, bana ithal denilmesini kabul etmiyorum”
Kendisine yönelik ‘İthal Aday’ yakıştırmalarına da değinen Özcan, kendisinin Düzce’de doğup büyüdüğünün altını çizerek, şunları söyledi:
“Ben ‘ithal’ denilmesini kabul etmiyorum ve bu sözü sevmiyorum, kendime de yakıştırmıyorum. Ben babamın, dedemin doğup büyüdüğü, suyunu içtiği, ekmeğini içtiği bir yer benim de yurdumdur, benim de şehrimdir, benim de insanlarımdır. Ben ondan dolayı ithal falan değilim. Nüfus kütüğüm Gümüşova’da. Dedem, babam buradan çıktı, biz buraya kayıtlıydık. 1974 yılına kadar kendi köyümüz Gümüşova’ya bağlıydı, bugün Sakarya’ya bağlı. 1974 yılına kadar bizim ilçemiz Gümüşova, ilimiz Bolu’ydu. Bugün orası Sakarya’ya bağlı. ‘Hendekli’ diye bir söylem var. Hendekli falan değilim, öyle bir şey yok. Bu tür şeyler siyasete girenlere yakıştırıyorlar. Böyle diyorlar, ama ben Düzce’nin gerçek evladıyım, Ata yurdumdur, baba yurdumdur, dede yurdumdur. Ben şahsen böyle bir yakıştırmayı beğenmiyorum. Biz hepimiz Türkiye Cumhuriyeti’nin vatandaşıyız, kimlik siyaseti yakışmaz. Benim kendi kişiliğime bu gitmiyor, böyle de bir şeyi doğru bulmuyorum.”
“Faruk Darıyerli’yi ben ötekileştirmiyorum”
Özcan, İl ve ilçe teşkilatlarının da desteğini alarak CHP’dan milletvekili aday adayı olan, ancak adaylık listesine giremeyen Faruk Darıyerli ile ilgili soyu da şu cevabı verdi:
“Ben partinin evladıyım, partinin çocuğuyum. Bu partide benim emeğim var, geçmişim var, hizmetim var, tarihim var. Bu anlamda benim particiliğimi, Cumhuriyet Halk Partisi’nde kimse tartışamaz. Yanlış olur yani, ben doğruda bulmam. Ben çocukluğumdan beri bu partinin içindeyim. Ben sosyal demokrat bir insanım, hümanist bir insanım, insanları ben seviyorum. Faruk Darıyerli’de bizim partimizin bir üyesi. Ben 4 yıl evvelden çalıştım. Son 3 ayda böyle bir yol alınmaz. Partinin yönetiminde de olabilirsin, çalışabilirsin ama bizim de bir geçmişimiz var, partide bir birikimimiz var. Faruk’da geldi aday oldu, ama bu son 3 ayda olmaz, ben de 4 yıldır çalışıyorum burada. Faruk Darıyerli’yi ben ötekileştirmiyorum. Kendi arkadaşımız. Herhangi bir problemimiz yok. Partide tabii zaman zaman gruplaşmalar olabilir. Bizim partide vardır bunlar, bunu biz biliyoruz. Daha sonra onlarda bunu içselleştirdiler. Ben hep önseçim olsun istedim. Demokrasiden yanayız biz. Peki, örgüt olarak niye istemediniz bunu? Hangi yöntem uygulanırsa varım dedim. Değerli başkanlarımıza, il başkanımıza bunu söyledim ben, ama bu olmadı. Genel merkezde böyle uygun gördüyse bizde uymak zorundayız.”
“Düzce’den 1’inci sıra aday olmamla Engin Özkoç’un hiçbir alakası yok”
Kendisi’nin Düzce’den aday olması ile ilgili CHP Sakarya Milletvekili Engin Özkoç’un hiçbir etkisinin bulunmadığını kaydeden Özcan, “Ben partinin çocuğuyum, benim bir geçmişim var, tarihim var partide. Bugün değil, Deniz Baykal’dan bu yana, Ecevit’ten bu yana hiçbir zaman siyasette ben zikzak yapmadım. Ben ilkeli bir insanım, bir ideolojin varsa, bir prensibin varsa o çizgide gitmen lazım. Sabah ayrı partide, öğlenden sonra ayrı bir partide, sonra başka bir partide gibi bir değişimden yana değilim. Biz bu ülkede sosyal demokrasinin gelişmesi, ilerlemesi, barışın olması, sevginin olması, dostluğun olmasını isteyen kişileriz. Benim bu partide geçmiş tarihim olduğu için, üst yönetimin hepsini tanıyorum. Biz anormal derecede arkadaşız, kol kolayız demiyorum ama bizim partimizin de bir takdiri var. Herkes de bunu normal görsün, bir tarihi olmalı, geçmişi olmalı. Ayrıca bu partide bir emeği var mı, geçmişi var mı? Bizim var; onun için beni değerli genel başkanımızla ilişkilerim var, MYK üyeleri ile ilişkim var tanıyorum. Bunu Engin Özkoç’a bağlıyorlarsa, zaman zaman öyle dile getiriyorlar, Engin değil burada ki. Ben Engin’in de bu konuda suçlanmasını doğru bulmuyorum, doğru da değil. Engin Bey’de benden evvel aday olmuştur, milletvekili olmuştur, bir sürü geçmişi vardır, tarihi vardır. Bizim de geçmişte bir tarihimiz vardır, gittiğimizde onunla da görüşürüz. Örneği Erdoğan Toprak’la da görüşebilirim, genel başkana da gidebilirim. Nasıl diğer adaylarda gidip bu işi oluşturdu, ben de sorabilirim diğer adaylar siz kime gittiniz, bunu nasıl yaptınız, kendinizi nasıl garanti gördünüz diye sorarım. O hava yayıldı burada. Şimdi bu da genel merkezin bir takdiridir yani” diye konuştu.
“Ben Faruk Darıyerli’yi seviyorum, bizim dostumuzdur”
CHP’den 1’inci sıra milletvekili adayı gösterilmesinin ardından, Faruk Darıyerli ve adaylık listesine giremeyen partinin diğer aday adaylarının kendisini ziyaret ederek, tebrik ettiklerini anlatan Özcan, “Ben Faruk Darıyerli’yi gerçekten seviyorum. Bu şehrin insanıdır, biz bu şehrin insanıyız. Bizim dostumuz, arkadaşımız seçim ofisine geldi, beraber oturduk, çay içtik, başarılar diledik, kim gelirse beraber olacağız dedik, beraber çalışacağız dedik, Düzce için, insanlarımız için ne gerekiyorsa beraber yapacağız dedik, ‘tamam’ dediler. Yalnız Faruk Bey değil; diğer adaylarda geldi. Hep birlikte bunu konuştuk biz, kol kolaydık. Son dakika birisi bir yere gelince, ben Faruk’tan bir şey duymadım hiç bu anlamda, ama onu da destekleyen bir takım var, kadro var muhakkak ki. Benimde öyle takımım var, kadrom var, burada ben de ilişkiliyim. Küçük yer buralar, herke birbirini tanıyor. Kimse kimseye sen diğersin diyemez. Faruk Bey bir dostumuzdur, hoş karşıladım gelmesini, çok doğru buldum. Biz partimize inanıyorsak Faruk Bey’de inanıyor buna, gerçekten de teşekkür ediyorum buradan” şeklinde konuştu.
Programın tamamını izlemek için tıklayın
HABER: Savaş ARI





