Düzce Sağlıklı Hayat Merkezi’nden Sorumlu Hekim Dr. Rabia Nurullazade, kadınlarda rastlanan rahim ağzı kanseri ile ilgili Öncü Haber’e özel açıklamalarda bulundu. Kanserde erken teşhisin önemine değinen Nurullazade, “Rahim ağzı kanseri erken teşhis edildiğinde yüzde 100 tedavi edilebilen bir hastalık ve aşısı olan tek kanser. Aynı zamanda nedeni tamamen aydınlanmış bir kanser olduğu için biz erken evrede yakaladığımız hastalarımızda açıkçası hiç korkmuyoruz. Türkiye’de de HPV testleri sayesinde rahim ağzı kanserlerinin yüzde 50’si erken evrede yakalanıyor” açıklamalarında bulundu. 

Whatsapp Görsel 2025 01 03 Saat 13.07.06 A208D274

Dünyada en sık görülen dördüncü kanser türü olan Rahim ağzı kanseri Türkiye’de dokuzuncu sırada yer alıyor. Bu kanser türü ile ilgili Düzce Sağlıklı Hayat Merkezi’nden Sorumlu Hekim Dr. Rabia Nurullazade Öncü Haber ekibinin sorularını yanıtladı.
Dr. Nurullazade, Rahim Ağzı (Serviks) Kanseri’nin erken teşhis edildiğinde yüzde 100 tedavi edilebilir bir tür olduğunu belirtti. 
“Dünya standartlarına uygun bir şekilde Türkiye’de de ücretsiz taramalarını yapıyoruz”
Düzce Sağlıklı Hayat Merkezi ve Kanser Erken Teşhis Tarama ve Eğitim Merkezi hakkında bilgilendirmelerde bulunan Nurullazade, “ Ben Dr. Rabia Nurullazade, Düzce merkez Sağlıklı Hayat Merkezi’nin sorumlu hekimiyim. Sağlıklı Hayat Merkezimizde sağlıklı hayat için birçok ücretsiz uygulama mevcut. Ama bugün Serviks Kanseri Farkındalık Ayı olması sebebi ile biraz da HPV’den bahsedeceğiz, KETEM’den yani. KETEM, Kanser Erken Teşhis Tarama ve Eğitim Merkezi demek. Biz Ketem olarak halkımıza ücretsiz taramalar yapıyoruz. Bu kanser taramalarına rahim ağzı kanseri, meme kanseri ve bağırsak kanseri dahil. Dünya Sağlık Örgütü’nün ve Sağlık Bakanlığı’nın belirlemiş olduğu tarama yaptığımızda en çok fayda sağladığımız kanser türleri bunlar. Dünya standartlarına uygun bir şekilde Türkiye’de de ücretsiz taramalarını yapıyoruz. Özellikle rahim ağzı kanseri 30-65 yaş arasında kadınlarımıza öneriyoruz. HPV taraması 5 yılda bir yapılıyor. Meme kanseri için 40-69 yaş arası kadınlarımıza 2 yılda bir mamografi çekimlerimiz yapılıyor. Bağırsak kanseri için de 50-70 yaş arası hem erkek hem kadınlarımıza gaitada gizli kan testi yapılıyor. Bunu ketemler de yaptırabileceğiniz gibi Aile Sağlığı Merkezleri’nde ve sağlık ocaklarında hekimlerinize sorarak orada kit bulunması durumuna göre yaptırılabilir ya da Aile Sağlığı Merkezleri’ndeki aile hekimleri bize yönlendirme yapabilirler. Halkımız bireysel olarak da Toplum Sağlığı Merkezi’ne başvurabilir.” ifadelerini kullandı.

Whatsapp Görsel 2025 01 03 Saat 13.07.04 28952Ac1
“HPV ve GGK, Aile Sağlığı Merkezleri’nde ve ilçelerdeki diğer Toplum Sağlığı Merkezleri’nde de yapılabiliyor”
Düzce’de ilçe ilçe gezerek vatandaşlara ücretsiz kanser tarama hizmeti veren gezici sağlık aracından bahseden Nurullazade, “Düzce özelinde şöyle güzel bir uygulamamız var; bizim mamografi tırımız var daha doğrusu bir gezici sağlık aracı, içerisinde mamografi cihazı bulunmakta. Bu Türkiye’de çok az sayıda var ve Düzce’de de var. Biz bu tırla birlikte ilçelerin gerekirse beldelerin taramalarını da yapıyoruz. Çünkü ilçelerimizde mamografi cihazları yok. En azından oradaki hastalarımız merkezlere kadar yorulmasınlar diye ilçelere de mamografi hizmeti sağlamaktayız. Yine HPV ve GGK, Aile Sağlığı Merkezleri’nde ve ilçelerdeki diğer Toplum Sağlığı Merkezleri’nde de yapılabiliyor.” şeklinde konuştu. 
Rahim Ağzı Kanseri nedir? 

Whatsapp Görsel 2025 01 03 Saat 13.07.04 5D556Eed-1
Rahim ağzı kanseri genelde HPV virüsünün yol açtığı kanserlerdir. Dünyada her 6 kanserden 1’ine böyle enfeksiyoz nedenler yol açar, Hepatit B’nin karaciğer kanserine yol açması gibi HPV virüsü de bir virüstür. Bize bulaştığında rahim ağzı hücrelerinde bir farklılaşma, dejenerasyon yaparak kansere yol açabiliyor. Özellikle Tip 16 ve Tip18 tipleri kanserleşmeye yol açabiliyor. Tpv kanserinin yüzde 70’inden sorumlular. Ama bu demek değil ki HPV pozitif hastalarımız direkt kanser olacak, böyle bir şey yok. Genelde HPV pozitif hastaların yüzde 1-2’si kansere dönüşüyor. 
Belirtiler
Mesela kadınlarda ara kanamalar, cinsel ilişki sonrası kanamalar yapabiliyor, genital bölgede ya da makat bölgesinde siğil benzeri görüntüler olabiliyor ama çoğu zaman belirti de vermeyebiliyor. O yüzden 30-65 yaş arasındaki kadınlarımıza her 5 yılda bir bu testi yaptırmasını öneriyoruz. Rahim ağzı kanseri erken teşhis edildiğinde yüzde 100 tedavi edilebilen bir hastalık ve aşısı olan tek kanser. Aynı zamanda nedeni tamamen aydınlanmış bir kanser olduğu için biz erken evrede yakaladığımız hastalarımızda açıkçası hiç korkmuyoruz. Türkiye’de de HPV testleri sayesinde rahim ağzı kanserlerinin yüzde 50’si erken evrede yakalanıyor. 
HPV nasıl bulaşır?

HPV mukozla yüzeyini dejenere eden bir virüs ve sadece cinsel yolla bulaşmıyor farklı yollarla da bulaşabilir ama çoğunlukla cinsel yolla bulaştığını söylemek mümkün.
Türkiye’de kansere yakalanma oranı
Rahim ağzı kanseri dünyada kadınlarda en sık görülen dördüncü kanser türü, ülkemizde ise dokuzuncu kanser. Ülkemizde tek eşliliğin daha yaygın olması belki de bu riskin azalmasına katkıda bulunuyor. Düzce’de baktığımızda hemen hemen Türkiye ile aynı oranda diyebiliriz. HPV testi yaptığımız hastalarda yüzde 5-6’lık bir oranda pozitiflik saptıyoruz. Testi pozitif olan hastaların da yüzde 1-2’sinde kanser saptanıyor. Böyle baktığımızda oranlar oldukça düşük ama erken tespit ettiğimizde tedavisi yüzde 100 mümkün olan bir kanser. 

Whatsapp Görsel 2025 01 03 Saat 13.06.58 B2Fa6067
Tedavi süreci
Rahim ağzı kanserinin tedavisi, daha çok kadın doğum uzmanlarının işidir. Biz KETEM olarak daha çok hastaları yönlendirmekle mükellefiz. Genelde şöyle oluyor, hastalar öncelik olarak bizde HPV testini yaptırıyor, pozitif çıktığında biz kadın doğum uzmanlarına yönlendiriyoruz. Kadın doğum uzmanı da hastanın durumuna göre, rahim ağzına direkt mikroskop ile bakabiliyor ya da smear dediğimiz, rahim ağzındaki hücre farklılaşmasını gösteren bir test var. Bu testlerin sonucuna göre, ya hastaya bir yıl sonraya kontrol öneriliyor ya da ileri tetkikler yapılarak, hastanın durumuna göre ameliyata, kemoterapiye ve radyoterapiye kadar giden süreçler mevcut oluyor. 
Pozitif teşhis konulan hastaların yaşam kalitesi ve psikolojik durumları nasıl oluyor?
HPV demek, kanser demek değildir. Bunu hatırlatmakta fayda var, çünkü bazen hastalarımız HPV pozitif çıktıklarında ‘eyvah ben kanser oldum, şimdi ne yapacağım?’ gibi tutum sergileyebiliyorlar. HPV pozitif çıkan hastalarımızın, yüzde 1 veya yüzde 2’sinde kanser görülebiliyor. Genelde cinsel yolla bulaşan bir hastalık olarak bildiğimiz için de hastalar kendilerini negatif etiketleyebiliyorlar. Bu artık sık görülen bir durum ve ülkemizde de sıklığı artıyor. Hastalar kendilerini etiketlemeden önce, uygun bir sağlık kuruluşundan, uygun bir tedavi almalarında fayda var. Sağlıklı Hayat Merkezi’nde ücretsiz psikolog desteğimiz var. Hastalık süreçlerinde, bazen kendimiz o işin içinden çıkamadığımızda bir psikolog ya da psikiyatrist desteği de alabiliriz. Şuan da tedaviler çok gelişti, özellikle erken evrede yakaladığımız hastalarda, cerrahi ile birlikte direkt hastalıktan kurtulmak mümkün. O yüzden hastaların yaşam süreleri ve yaşam kalitesi artıyor. Burada önemli kilit noktamız, erken evrede bu hastalığı yakalamak.  
Toplumda Rahim Ağzı Kanseri ile ilgili yeterli farkındalık var mı?
Ne yazık ki toplumumuzda yeterli farkındalık yok. İçerisinde HPV testlerinin de bulunduğu, bütün teçhizatların bulunduğu aracımızla köylere gidiyoruz. Ama halkımıza anlattığımızda ne yazık ki kendileri istemiyorlar. 
Düzce ve ülke Genelinde kadınların Rahim Ağzı Kanseri hakkında bilgilendirilmesi için hangi adımlar atılmalı?
Kadınların daha çok bilgilendirilmesi için, ülkemizde güzel çalışmalar yapılıyor, afişler ve broşürler tasarlanıyor. Biz de seminerlerle, köylerde eğitimlerle, hanımlarımıza bunu anlatmaya çalışıyoruz. Ocak ayı özelinde baktığımızda, konferans planlarımız ve seminer planlarımız mevcut. Bu farkındalığı arttırabilmek adına, stant çalışmaları da yapıyoruz. Sosyal medya ve televizyonlarda da farkındalık çalışmaları yapılırsa halkımızın farkındalığı daha da artmış olur diye düşünüyorum.

“MAVİMSİ KOYU KAHVERENGİ KORKUTUCU LEKEYLE GELİYORLAR” “MAVİMSİ KOYU KAHVERENGİ KORKUTUCU LEKEYLE GELİYORLAR”

Whatsapp Görsel 2025 01 03 Saat 13.07.05 B736A9E1
“Bizim için önemli olan, hastalığınız varsa bunu erkenden teşhis edebilmemizdir”
Rahim ağzı kanseri ile ilgili kadınlara çağrıda bulunan Nurullazade, “Kadınlarımıza şunu diyebilirim, lütfen böyle bir sıkıntı yaşarsanız utanmayın. Emin olun bizler doktorlar ve sağlıkçılar olarak, kimsenin ayıbını ortaya çıkartmak için burada değiliz. Bizim için önemli olan, hastalığınız varsa bunu erkenden teşhis edebilmemizdir. Böyle durumlarda, sağlık kuruluşlarına, hastanelere, KETEM’lere başvurabilirsiniz. Sağlık Hayat Merkezi’nde; psikolog, fizyoterapist, çocuk gelişimi uzmanı, sosyal çalışmacılar, diyetisyen olmak üzere, hepsi ücretsiz olarak hizmet vermektedir. O yüzden herhangi bir durumda, telefonlarımızı arayarak randevularını oluşturarak, bu hizmetlerden ücretsiz olarak faydalanabilirler.” dedi.
“2050’ye kader Serviks kanserini tamamen ortadan kaldırmak istiyoruz”
Rahim ağzı kanseri ile ilgili Dünya Sağlık Örgütü’nün istatiksel çalışmalarından bahseden Nurullazade, “Bu arada HPV aşısı da mümkün dedik ama detayına girmek istiyorum. HPV aşısını HPV pozitif hastalar dahil her yaşta yapabiliyoruz. Dünya Sağlık Örgütü en çok 9-13 yaş arasında aşılamayı öneriyor. 9-13 yaş arasındaki kız çocuklarının yüzde 90’ı aşılanırsa ve 35-45 yaş arasındaki kadınlarımızın da yüzde 70’i taranırsa bu hastalığın yüzde 90 oranında ortadan kalkabileceğine dair istatiksel bir çalışma var. Hatta 2050’ye kader Serviks kanserini tamamen eradike etmek istiyoruz. Nasıl ki çiçek hastalığı artık görülmüyor onun gibi ortadan kaldırmak istiyoruz. Aşılanma şu an devlette ücretsiz olarak yok ama ücretsiz olmasına dair çalışmalar var. Şu an da özel olarak aşıyı eczaneden alıp herhangi bir sağlık kuruluşunda yaptırabiliriz.” ifadelerine yer verdi.