Yozgat merkezli Ovabahçe Tarım Hayvancılık Enerji Üretim Sanayi Ticaret Anonim Şirketi’ne Akçakoca Sarıyayla İçme Suyu Barajı’nın bulunduğu Kaplandede Dağı’nda maden arama ruhsatı verildiği gündeme geldi. Konu ilgili açıklama yapan CHP Düzce Milletvekili Talih Özcan, yerel yönetimlere dikkatli ve hassasiyetli olması çağrısında bulunurken, Akçakoca halkına ise “Merak etmeyin, takipçisiyim!” diye seslendi. Özcan’ın gündeminde komşu iki başkanı karşı karşıya getiren ‘Bolu Dağı-Düzce Dağı’ polemiği de vardı. Kendisinden yaşça küçük olan her iki yerel yöneticiye de kutuplaşmaya yol açacak ifadelerden kaçınma çağrısı yapan Özcan, “Bolu Dağı, bir kısmı Düzce sınırlarında olsa dahi Bolu Dağı’dır. Düzce’ye bağlı ilçeler de kanunla belirlenmiştir ve bu ilçelerden biri de Akçakoca’dır.” ifadelerini kullandı.
Akçakoca içme suyu havzasının bulunduğu bölgeye, maden arama ruhsatı verildiği haberleri üzerine bölgede yaşayan halkın tepkileri haberlere taşınırken, memleketi ile ilgili her konuya hassasiyetle yaklaşan CHP Düzce Milletvekili Talih Özcan, yaptığı açıklamada, olası risklere işaret etti.
Türkiye’de geçmişte yaşanan maden facialarının ve kayıpların hala hafızalarda çok taze olduğunu ifade eden Özcan, halkın tedirgin olmakta son derece haklı olduğunu belirtti. Akçakoca içme suyu havzasının bulunduğu bölgede, maden arama ruhsatı verilmesini doğru bulmadığının altını çizen Özcan açıklamasına şöyle devam etti:
YEREL YÖNETİMLER DİKKATLE VE HASSASİYETLE YAKLAŞMALI
“Bizler, yasalar çerçevesinde, insanlarımızın lehine yapılacak ve rantın olmadığı hiçbir yatırıma karşı değiliz. Ancak, köylerimize, tarım alanlarına, çevreye ve doğal su kaynaklarımıza zarar verecek hiçbir faaliyete de izin vermeyiz! Başta Düzce Valiliği olmak üzere, Akçakoca Kaymakamlığı, SGK ve diğer ilgili yerel yönetimlerimizin konuya dikkatle ve hassasiyetle yaklaşacaklarından eminim. Halkımız merak etmesin! Su havzalarının zarar görmesine izin vermeyiz. Ben de bu konunun yakından takipçisi olacağım.”
“TARTIŞMALARI YERSİZ VE ANLAMSIZ BULUYORUM”
Öte yandan Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü’nün coğrafi yapı gereği Bolu Dağı’na ‘Düzce Dağı’ denmesi yönünde yaptığı çağrı sonrası Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan ile yaşadığı gerilime de değinen CHP Düzce Milletvekili Talih Özcan, Düzce ve Bolu kamuoyuna şöyle seslendi:
“Son günlerde, Bolu Dağı’nın Düzce’ye mi yoksa Bolu’ya mı ait olduğuna dair yaşanan tartışmalar kamuoyunu meşgul etmektedir. Söz konusu tartışmalar ve görüş farklılıkları, yüzyıllardır kader birliği yapan iki kadim kentimizin halkları arasında ne yazık ki kutuplaşmaya sebep olmakta ve şehirlerimizin gerçek sorunlarının konuşulmasının önüne geçmektedir.
1999 yılına kadar Bolu’ya bağlı olan Düzce, yaşanan 17 Ağustos ve 12 Kasım depremlerinin sebep olduğu büyük yıkımlardan sonra 57. Hükümet tarafından TBMM’de alınan karar ile Bolu’dan ayrılarak il statüsü kazanmış, ancak iki kentimiz de geçmişten bu yana süregelen yüksek beşeri ilişkileri sayesinde büyük bir dayanışma göstererek yaralarını sarmasını bilmiştir. Bu dayanışma ve kardeşlik bilincinin ilelebet devam edeceğinden hiç şüphem yoktur.
Yaşanan “Bolu Dağı” ve “Düzce Dağı” tartışmasının asli tarafları olan iki belediye başkanımız da, halklarımızın teveccühleri ile demokratik bir şekilde seçilmiş belediye başkanlarımızdır. Oturdukları koltukların sorumlulukları büyüktür. Halklarımızın onlardan refah ve sosyal uyumu artıran, çevresel verimlilik standartlarını sağlayan, vatandaş sağlığını koruyan, toplum refahını artıran, sürdürülebilir, dirençli ve akıllı kentler oluşturmak gibi son derece önemli ve zor görevler beklemektedir. Her iki başkanımızın da asli görevleri ve hizmetleri ile kamuoyunda anılması toplumsal sağlık adına daha verimli olacaktır. Ülkemizin halihazırda içinden geçtiği başta ekonomik olmak üzere, sosyal ve siyasal problemler ortadayken ve dayanışmanın çok daha önemli geldiği bir dönemde, gündemi meşgul edecek böylesine tartışmaları yersiz ve anlamsız bulduğumu belirtmek istiyorum.
Bolu Dağı, bir kısmı Düzce sınırlarında olsa dahi Bolu Dağı’dır. Düzce’ye bağlı ilçeler de kanunla belirlenmiştir ve bu ilçelerden biri de Akçakoca’dır. Söz konusu tartışmanın daha fazla alevlendirilmeden uzlaşı kültürü içinde sonlandırılarak insanlarımızın gerçek sorunlarına ve taleplerine dönülmesini diliyor, tüm taraflara itidal çağrısında bulunuyorum.”