CUMHURBAŞKANIMIZ DÜZCE'DE OLUP BİTENİ BİLİYOR MU?

Abone Ol

Geçtiğimiz günlerde seçimden birkaç gün önce, AK Parti bir vefa iftarı yaptı. Vefa iftarında eski il başkanları, milletvekilleri belediye başkanları katıldı. Hazirunlardan biri Eski İl Başkanı Hikmet Keskin ve eski Milletvekili Fevai Aslan vardı. Bir vefa göstereceğiniz zaman, dün sizin yerinizde olan insanlara, sizin görevinizde olan insanlara, vefa göstermenin bir adabı var. Şeyh Edebali'den örnek verirsek ‘İtibar edecekseniz insanlara ananı atanı say, bereket büyüklerle beraberdir.’ der. 600 yıllık riyayı gören ve ondan sonraki sürecin içinde de insanlığa büyük hizmeti olan bir gönül insanı. Vefa iftarı yapılıyor, hiçbir organize yok. Nasıl bir vefa? Hikmet Keskin beğenin beğenmeyin il başkanlığı yaptı. AK Parti'de görev yaptığı dönemde 12-13 tane seçime girdi. Bu insanlar oturacak yer bulamadılar, girdikleri yerde en son 1-2 sandalye bulup da oraya oturdular Bu nasıl bir vefadır? Hasan Şengüloğlu bu nasıl bir vefa? Kimin nereye oturacağı, nasıl olacağı, kimin kimi karşılayacağı belli değil. Ya mevcut milletvekili karşılayacak, ya İl Başkanı karşılayacak. O zaman niye davet ettiniz?

Bugünlerde MHP ile AK Parti Cumhur ittifakında ortaklar görüntüde. Ama bütün Milliyetçi Hareket Partisi'nin kazandığı yerlerde itiraz var. Osman Kılıç belki tarihe geçecek bir başkandır. Fatih Ocak tarafından, Düzce tarihinde görülmemiş bir hezimetle yenildi. Oraya itiraz edemediler. Her gün itirazlar var. Hasan Şengüloğlu, Ayşe Keşir veya Ercan Öztürk. Ercan Öztürk Akçakoca ve Kaynaşlı’ya kefil olmuştu. Kazandın mı? Yok, kazanamadın. Ayşe Hanım Düzce'yi bu konuda dizayn etti. Hasan Şengüloğlu ne deniyorsa onu yaptı. Oylar, CHP'ye gitse, İYİ Parti'ye gitse neyse ama Cumhur ittifakına gitmiş. Bu kadar itirazın sebebi ne? İnsanların gönlüne girseydin, insanlara sevgi- saygı gösterseydiniz, enaniyet göstermeseydiniz, hoşgörü gösterseydiniz, çıkan sonuca itiraz etmek için baskılarla uğraşmazdınız.

İlhami Caboğlu geçen gün bir açıklama yaptı. Hakikaten çok enteresan buldum. Hasan Şengüloğlu siyaseti bilmiyor, ama nerede arsa var, nasıl arsadan kazanılır bunu çok iyi biliyor. Allah birine bin versin, ama bu insanlara tepeden bakmayın. Genel Başkanvekili Elitaş buraya geldiği zaman, ‘Milliyetçi Hareket partisiyle, AK Parti'nin belediye başkanı adayı aynıdır.’ dedi. Elitaş veya Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, Düzce'de bu yaşananları biliyor mu? Düzce'ye gelecek, şeref duyduk. Sayın Faruk Özlü’yü tebrik etti. ‘Zaferin büyüğü, küçüğü olmaz, takma kafana.’ dedi. Bu teşkilat ve yapı Faruk Özlü’yü öksüz, yetim gibi saha mücadelesinde yalnız bıraktı. Düzce'de kazandık diye hiç gurur duymayın. Faruk Özlü'nün şahsi vizyonu, insanlara dokunması kabul görmeseydi, o da kazanamazdı. AK Parti'nin oyunun çoğu Yeniden Refah Partisi’ne gitti. Birçok eğitimli insan, Faruk Özlü’ye oy verdi. Bu anlamda CHP'ye veya başka bir partiye vermedi. Dua edin, bu insanlar sandığa gitmedi, birçok insan sandığa gitmedi. Sayın cumhurbaşkanına kıyamadı, emekliler kıyamadı. Enaniyet, gururla, kibirle devam edin, siz bilirsiniz. AK Parti'de başta Hasan Şengüloğlu, Ayşe Keşir, Ercan Öztürk’ün, MHP belediyelerine yapılan eylemin, itirazın haklı bir tarafı yok, haksızsınız.

İl Genel Meclisi’nde önümüzdeki hafta bir seçim olacak. İl Genel Meclisi başkanını seçecekler. Büyük bir ihtimalle AK Parti'den olacak, öyle görünüyor. Çünkü ciddi ağırlıktaki sayı AK Parti'de. Fazlı Koç ve Hasan Aktürk arasında bir denge var. İnşallah hayırlısı olsun. Fazlı Koç'un da Hasan Aktürk'ün de çok faydalı olacağına inanıyorum. İkisi de memleket için faydalı insanlar.

Bir muhtar var, tek başına rakipsiz Arif Aslan. Camikebir Mahallesi'nin muhtarı ve tek başına, rakipsiz seçildi. Muhtarlar derneği başkanı seçilecek. Birileri yine el tutuyor, el sokuyor, hısmını, akrabasını sokmaya çalışıp algı yapıyor. Düzce'de Merkez Mahalle Muhtarlar Derneği Başkanlığı Arif Arslan’a yakışır. 3. dönemi ve karşında rakip yok. Bütün oyları almış. Yakışan odur ama bunu yakıştırmayan, entrikalar çeviren siyasi irade varsa da elinizi çekin. Hayrın içinde şer, şerrin içinde hayır var. Cumhurbaşkanı Türkiye'yi nasıl idare ediyorsa, insana yaklaşıyorsa, bir ibadet şekliyle yapıyorsa siz de bundan biraz kopya çekin. Herkes her asalet, yapı, makamı kaldırmıyor. Ezik ve ezgin büyümüşler, bir yerlere geldiği zaman ezilen ve ezgin büyüdüğü günleri unutup milleti ezmeye kalkıyor. Dünyalık mal mülk, makam mevkiye koştuğunuz kadar size irade veren, irade gösteren başta riyaset makamına ve size oy veren insanlara saygıda kusur ederseniz, yüksek seçim kurullarında itirazlarla sonuç ararsınız.

PROGRAMIN TAMAMI İÇİN TIKLAYIN;