29 Ekim Cumhuriyet Bayramı ve Cumhuriyet'in ilanının 101. yıl dönümü dolayısıyla bayrağın hikayesini ‘Yorumluyorum’ programında anlatan Öncü Medya Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal, Türk Bayrağı’nın oluşma hikayesinin yanlış aktarıldığını belirtti. Ünsal, bayrakların devletleri simgelediğini belirterek, “Hilal peygamber efendimizi temsil eder, 5 köşeli yıldız var bayrağımızda, bu bayrağımızdaki yıldız, bir rivayete göre İslam’ın 5 şartını, bir rivayete göre 4 halife devrinden sonra İslam’a ve insanlığa en büyük hizmet eden Osmanlı’nın ifadesi olarak bilinir.” açıklamalarında bulundu.
Öncü Medya Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal, kendisinin hazırlayıp sunduğu, ‘Yorumluyorum’ programında Türk Bayrağı’nın nasıl oluştuğunu anlattı. Eskiden beri anlatılan hikayenin yanlış olduğuna değinen Ünsal, bayrağın aynı zamanda İslam’ı ve ümmeti temsil ettiğini belirtti.
“40 yıl sonra aynı insanlar aynı hikayeyi dinliyor”
Çocukluktan itibaren anlatılan bayrak hikayesinin yanlış olduğunu belirten Ünsal, şunları kaydetti:
“Caddelerimiz, evlerimiz, iş yerlerimiz, resmi kurumlarımız al kırmızı, al bayraklarla donatıldı. 101. yılını kutladığımız cumhuriyetimizin kuruluşunu, hep beraber bu şevkle, bu heyecanla, bu iradeyle, bu birliktelikle kutlayacağız. Amma velakin bayrakları asıyoruz ya; ilköğretim öğrencisine bayrağın ne olduğunu anlatırken, bir hikayeden bahsediliyor. Biz de o hikayeyi dinledik, 40 yıl sonra aynı insanlar aynı hikayeyi dinliyor. Efendim şehitlerimizin kanındandır. Şehitlerimizin kanının üzerine gökyüzünde yan yana gelen hilal ile yıldız yansımış, hikaye bu. Ne güzel bir bayrağımız oldu. Aslında bu değil; bir milletin kendi özüne, kendi ecdadına, kendi nesline, kendi asaletine bu kadar hafif görüp ve aşağılar bence, ben öyle düşünüyorum. Dünyada çağ açıp, çağ kapatan, dünyada 600 yıl insanlığa, medeniyete, millete, İslam dinine hizmet eden bir millet; bir yıldızla, bir hilalin bir araya geldiğinde yansımasından ortaya çıkan bir bayrakla değerlendirilemez. Bu çok hafif bir ifade.”
“İslam’ın yeryüzündeki rehberinin sembolüdür”
Bayrakların bir milletin geçmişini simgelediğini vurgulayan Ünsal, “Bayraklar devletlerin ve toplumların hepsinden önce, devletlerin geçmişini simgeler. Bir simgesidir, bir mesajdır bayrak. Şimdi Mili Eğitim Bakanlığı bunu anlatıyor, tabii yıllardan beri de dinliyoruz şu denirse evet kan kırmızı, şehitlerimizin kanı şehadette, şehitlikte bizim inancımızın bir gereği, inancımızdan aldığımız bir ifade şehitlik makamı. Hilal peygamber efendimizi, yani İslam’ın halifesinin, İslam’ın yeryüzündeki rehberinin sembolüdür. Tüm alemde mesela, eskiden teknoloji yokken, Ramazan ayının gelişinde hilal görünürdü. Hilal göründüğü zaman, Ramazan başladığı anlamına gelirdi. Şu anda teknoloji, bunu o zafiyetten kurtardı.” ifadelerini kullandı.
“Kavmiyetlerin bir anlamının olmadığı ortaya çıkacak”
Bayrağın Türk milletinin yanında İslam’ı ve ümmeti temsil ettiğini belirten Ünsal, “Hilal peygamber efendimizi temsil eder, 5 köşeli yıldız var bayrağımızda, bu bayrağımızdaki yıldız, bir rivayete göre İslam’ın 5 şartını, bir rivayete göre 4 halife devrinden sonra İslam’a ve insanlığa en büyük hizmet eden Osmanlı’nın ifadesi olarak bilinir. Her ikisi, aynı yere çıkıyor. Yani şunu desek ki ‘Bu milletin evladına canımız, kanımız, İslam’a ve peygambere ve dolayısıyla insanlığa feda olsun.’ anlamında bir ifadedir diye bu anlatılsa, bu memlekette milletlerin, toplumların, kavmiyetlerin bir anlamının olmadığı ortaya çıkacak. Türk bayrağı değil aslında bu bayrak, İslam’ı ve ümmeti temsil eden bir bayrak anlamında. Şanlı bayrağımız, ama hilal ile yıldızın ve kırmızının anlamını bu şekilde anlatsak, bu şekilde idrak etsek şu bayrağı, bu millete doğru dürüst anlatsak memlekette terör merör kalmaz, ayrımcılık kalmaz. Sadece Türk’ün bayrağı değil bu ‘La ilahe illallah Muhammeden Resulullah’ diyen herkesin bayrağı, ama bunu anlatamadık hikayeleştirdik, hafifleştirdik, öyle dedik, böyle dedik. Cumhuriyet 101. Yılında, bakınız 2 bin 500 yıllık Dünya ve Türk tarihinde Metehan atamızdan, bugüne kadar gelen tarihlerde kurulan bugün de Cumhurbaşkanlığı forsunun arkasında 16 tane büyük devlet var. Çok büyük devlet bunlar, küçük devletlerden bahsetmiyorum. Bu 16 kurulan devletin tarihlerine baktığınızda 90. yılında, 100. yılında dünyada bir numara, iki numara, üç numara olmuş dört ve beş olanlar az. Biz özümüzle, ruhumuzla, kültürümüzle, milli ve manevi değerimizle İslam’dan önce, Şamanizim ile İslam’dan sonra İslamiyetle, maneviyatla ve Türk asaletiyle beraber kurduğumuz devletlerin dünyada 100. yılda geldiği nokta bir, iki, üç olmuş güç noktasında…” dedi.