31 Mart Yerel Seçimleri’nden bir kez daha zaferle çıkan Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü, seçim sonrası ilk canlı yayınına Öncü TV ekranlarında çıktı. ‘Kitabın Ortasından’ programına konuk olan Özlü, seçim sürecinde şahsına yönelik sert eleştirilerin geldiği İYİ Parti için “Seçimi Düzce’de biz kazandık. İYİ Parti ve eski Belediye Başkanı Düzce’de tarihe gömülmüştür. Vatandaşlarımız agresifliğin cevabını sandıkta verdi.” dedi. Yeniden Refah Partisi üzerinden uygulanmak istenen yıpratma hamleleri için Düzce’de kendisini ‘akil’ gören kesime işaret eden Özlü, “Düzce’de muhalefeti bize karşı konsolde edip bizi yıkmak için gayret sarf eden ciddi bir güruh var. Bunların derdi geçmişte Düzce’de kendilerini şehrin abisi, şehrin ağası olarak görmüşler benden sonra bu vasıflarının gittiğini düşünüyorlar bunun acısını çıkartmak istiyorlar.” yorumunda bulundu. Özlü ayrıca Düzce’ye bir standart ve kalite getirmek istediklerinin altını çizdi.
Öncü Medya Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal’ın hazırlayıp sunduğu ‘Kitabın Ortasından’ programı özel yayınla ekranlara geldi. 31 Mart Yerel Seçimleri sonucunda Düzceliler’in çoğunluğunun oyunu alarak göreve devam etme hakkı kazanan Düzce Belediye Başkanı ve AK Parti Adayı Dr. Faruk Özlü, seçime saatler kala son yayın olarak konuk olduğu Öncü TV stüdyolarına bu kez ikinci döneminin ilk tv yayını olarak misafir oldu.
“Seçmen AK Parti’ye bir mesaj verdi, bu seçimlerde”
Sözlerine seçimi değerlendirerek başlayan Özlü, Düzce’de bazı partilerin tarihe gömüldüğünü belirtti. Özlü, “İttifak olarak girdiğimiz iller, büyük illerdi. İttifak olmayan illerden birisi de Düzce’ydi. İttifaksız girilen iller arasında Düzce, Türkiye’de ikinci sırada olan bir il. Ben bu nedenle milletimizin iradesini benimsiyorum ve insanımıza teşekkür ediyorum. Genel ekonomik koşular, emekli maaşları ve göçmenler gibi konular var. Bu nedenle seçmen AK Parti’ye bir mesaj verdi, bu seçimlerde. Mesela İstanbul seçimlerinde İmamoğlu’nun aldığı oy, Murat Kurum’dan 9 bin oy fazla. Mesela Cumhurbaşkanına oy veren 10 binlerce seçmen oy kullanmadı. Bunun dışında DEM Partisi’nden CHP ve İmamoğlu’na gizli bir destek verdi. Düzce açısından baktığımızda, önemli sonuçlar var. Bazı partiler Düzce’de sandığa ve tarihe gömüldüler. Bu partilerin içinde İYİ Parti ve adayı var. Bu kadar sert ve algı üzerine siyaset yapan İYİ Parti, son derece çirkin ithamlarda bulunan bu partinin baraj altında kalması kaçınılmaz bir sonuçtu.” ifadelerini kullandı.
“Yeniden Refah Partisi AK Parti’ye karşı manipülasyon yürüttü”
Yerel seçimlerde Yeniden Refah Partisi tarafından algıya yönelik anket çalışması yapıldığını dile getiren Özlü, “Biz, çok anket yaptık, kimin kimden bize ne kadar oy geldi, biz bunları görebiliyorduk. Mesela bu seçimlerde manipülasyon yapanlar oldu, Yeniden Refah Partisi kanadından. Bizim arkadaşlar bu ankete katılmak istediler, ama anket kapalıydı. Bunun, AK Parti’ye ve bana karşı bir manipülasyon olduğunu biz biliyoruz. Bugün geldiğimiz noktada millet kararını verdi. Milletimiz, dürüstlüğe oy verdi. Düzceliler, dışarıdan gelen adaylara prim vermedi. Yeniden Refah Partisi’nin kazandığı iki il var. Şanlıurfa’da Yeniden Refah Partisi’nin adayı AK Partili’dir. Yeniden Refah Partisi, AK Parti’nin içinden çıkanlarla belediye başkanı seçebildi, bunu da başarı olarak görüyorlar.” dedi.
“Cumhurbaşkanımıza güveniyorum, bu konuda adım atılacak”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın emeklilerle ilgili iyileştirmeler yapacağını belirten Özlü, şöyle konuştu: “Bütün bunların kaynaklarından bir tanesi aslında EYT meselesidir. Cumhurbaşkanımız EYT’nin ekonomiye büyük zarar vereceğini defaatle söyledi. Ama 6’lı masa bu konuda bastırdı. Ama emin olun, saygıdeğer cumhurbaşkanımız, emeklileri ile ilgili önümüzdeki haziran ayından itibaren iyileşmeye bağlı olarak, hükûmetimizle birlikte bir adım atacak. Ben sayın cumhurbaşkanımıza ve hükümetimize bu konuda güveniyorum.”
“Bizim oy aldığımız kesimin eğitim kalitesi de yükselmeye başladı”
Seçimleri mahalle mahalle analiz ettiklerini belirten Özlü, “Biz bir ön analiz yaptık, detaylı analizi şu anda yapıyoruz. Mahalle mahalle analiz yaptığımız zaman bunu ben sizinle paylaşacağım. Mesela Bahçeşehir Bölgesi’nden oy alamıyorduk, bu seçimlerde yüksek oranda oy aldık. Kültür Mahallesi biliyorsunuz, bize oy vermiyordu, ama bu seçimlerde yüksek oranda oy aldık. Yani bizim oy aldığımız kesimin eğitim kalitesi de yükselmeye başladı. Mesela Çamköy Mahallesi oylarını başka partiye veriyordu, bu seçimlerde bize verdiklerini gördük. Biz, önümüzdeki dönem esnaflarımızı, vatandaşlarımızı ve STK’ları ziyaret ederek, çaylarını içeceğiz. Ben sokakta olmadığım zaman, beni çalışmıyor düşünmesinler, ben sürekli Düzce için çalışıyorum.” açıklamalarında bulundu.
“Adaletli bir çalışma dönemi gerçekleştireceğiz”
Parti ayrımı yapmadan hep birlikte çalışacaklarının altını çizen Özlü, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “Seçimlerden önce ne söz verdiysem, hepsini inşallah yapacağım. Hükümetimizin desteğini mutlaka alacağım. Projeler için hükümetimizin desteğini alacağıma inanıyorum. İnsanlarımıza adaletli olacağız, adaletli bir şekilde çalışmalarımızı sürdüreceğiz, hiçbir zaman adaletten, hukuktan ayrılmayacağız. Ben, bana oy veren, oy vermeyen bütün Düzce’nin belediye başkanıyım. Bu yüzden adaletli bir çalışma dönemi gerçekleştireceğiz. Bu dönem büyük şehir belediye başkanı gibi çalışacağım. Mesela, bütün ilçelerimiz ile koordineli çalışacağız, eğer bunlarda bizimle yakın çalışmak isterlerse, parti ayrımı gözetmeksizin onlarla birlikte çalışacağım. Parti ayrımı yapmadan, onlarla birlikte çalışacağım. Mesela Akçakoca, bizim orada yatırımlarımız var, otellerimiz var. Onları işleteceğiz, bu yüzden ben neden Akçakoca’yı ayırayım. Akçakoca’da Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne ait META Oteli var, eğer orayı da alırsak, orasını da işleteceğiz.”
“Seçimler aslında son bir ayda kazanılmıyor”
Bir sonraki seçimlerde popüler aday üretmek gerektiğini söyleyen Özlü, “Bugün (1 Nisan) cumhurbaşkanımızın çok yakın çalışma arkadaşı ile telefonla görüştük. Seçimler aslında son bir ayda kazanılmıyor, bizim seçimden sonra sanki seçim varmış gibi çalışmamız gerekiyor. Ben kendisine, yerel yönetimlerle ilgili çalışmalar yapılması gerektiğini konuştuk. Baktığımız zaman bizim, seçmenden gelen bu mesajın iki boyutu var. Birinci boyutu, ekonomik boyutu. Yani seçmen burada dedik ki; ‘Bizi görün, biz sıkıntı yaşıyoruz’ dedi. Yerel seçimler, konuşulurken, ben ilçelerde gizliden aday arayışı içine girdim. Önceden Türkiye’ye baktığımız zaman İstanbul’da Recep Tayyip Erdoğan, Ankara’da Melih Gökçek gibi popüler insanlar vardı. Bizim de bu yüzden bunlar gibi, popüler insanlar üretmemiz gerekiyor. Biz çok sayıda insanlar üretelim ki, önümüzdeki seçimlerde adam bulmakta, zorluk yaşamayalım. Ben bu konuda kendisi ile çalışma yapmak istediğimi söyledim.” dedi.
“Bizim fındık dışında başka ürünlere de yönelmemiz gerekiyor”
Düzce’de tarım faaliyetlerini arttırmak için Tarım Akademisi’nin üretim yelpazesinin geliştirmek istediklerini anlatan Özlü, konuşmasına şu şekilde devam etti: “Biz Tarım Akademisi ile tarımda bölgemizin kalkınmasına katkı sunmak istiyoruz. Tarım Akademisi’nde biz tıbbi aromatik bitkiler üretmek istiyoruz. Fındıkta, kalite ve verimi arttırmak istiyoruz. Tarım akademisi yapılanması, Türkiye’de tarım üretimine katkı sunacak bir yapılanma. Düzce aslında İstanbul ve Ankara gibi tüketim kentlerine çok yakın bir yer. Seracılık her an uğraşman gereken bir alan. Oysa fındık kolay, yılda iki ay çalışıyorsun, on ay uğramıyorsunuz bile. Bizim fındık dışında başka ürünlere de yönelmemiz gerekiyor. Mesela biz, park ve bahçelerde kullandığımız bitkileri, kendimiz yetiştiriyoruz.”
“Biz hayvan üretemiyoruz”
Hayvan üretiminde Düzce’nin gelişmesi gerektiğini vurgulayan Özlü, şu ifadelere yer verdi: “Hayvan üretimi konusunda, Düzce çok zayıf, biz hayvan üretemiyoruz. Bizim kasaplarımız et ihtiyacını Düzce dışındaki illerden karşılıyor. Hayvancılığın geliştirilmesine yönelik Düzce’de bir çalışma yapılmasına gerek var. Düzce’de insanlar, artık hayvan yetiştirmiyor. Tarım ve hayvancılığa yönelik yatırımlarımız olacak, bunu da inşallah, Tarım Akademisi ile yapacağız.”
“Köylerimizi doğalgaza geçirmek istiyor”
Düzce’nin havasının her zaman kirli olmadığını dile getiren Özlü, “Hava kirliliği konusunda Düzce’de çok konuşulan, ama vatandaşlarımız tarafından detayları hiç bilinmeyen bir konu. Düzce’nin havası 15 – 20 gün kirli, diğer aylar temiz. Düzceliler müsterih olsunlar, Düzce’nin havası her zaman kirli değil. Mesela Bahçeşehir bölgesine gidin, havası pırıl – pırıl. Köylerimiz doğalgaza geçmek istiyor, özellikle kadınlarımız bu konuda haklılar. Biz köylerimize doğalgaz getireceğiz, ama bunun belirli şartları var, bu köylerin mahalle olması lazım.” dedi.
“Böyle insanlara bir değil, 3-4 Faruk Özlü feda olsun”
İYİ Parti ve Düzce eski Belediye Başkanı Mehmet Keleş’in 31 Mart seçimleri sonucunda tarihe gömüldüğünü söyleyen Özlü, sert siyaset yaptıkları için bu durumda olduklarını söyledi. Özlü yerel seçimleri şöyle değerlendirdi: “Türkiye’deki ekonomik koşullar, emeklilerimizin durumu nedeniyle, istediğimiz sonuca ulaşamadık. Seçimleri Düzce’de biz kazandık. İYİ Parti ve eski Belediye Başkanı Düzce’de tarihe gömülmüştür. Çok sert siyaset yapıyorlardı, vatandaşlarımız da bu agresifliğin cevabını sandıkta verdi. Ben İYİ Parti’nin dağılacağına inanıyorum. MHP Lideri Devlet Bahçeli çok değer verdiğim bir siyasetçi, kendisi Meral Akşener’e ‘Evine dön kızım.’ diye çağrıda bulunmuştu. Yeniden Refah Partisi’ne gelecek olursak, önceden biliyorsunuz Genç Parti vardı. Şimdi Türkiye’de Genç Parti sendromu yaşıyor, Yeniden Refah Partisi. Öfke ve reaksiyon geçtiği zaman da Genç Parti gibi Yeniden Refah Partisi de dağılır. Tabii burada AK Parti’nin akıllı siyaseti rol oynayacak. Burada kazanan AK Parti’dir, Düzce’dir. Biz yine bütün gücümüzle ve iyi ilişkilerimiz Düzce’ye daha çok hizmet edeceğiz. Biz önümüzdeki dönem daha farklı bir siyaset yapacağız. Daha sık esnaflarımızı ziyaret edeceğiz, daha çok evleri ziyaret edeceğiz, sosyal yardımlarımızı arttıracağız. Seçim ziyaretleri sırasında bir kahveye uğradım, bir vatandaşla karşılaştım, kendisine ‘Benden bir isteğiniz var mı?’ diye sordum. Kendisinin benden yardım isteyeceğini zannettim. O bana ‘Sen çok dürüst bir insansın, sen çok doğru insansın, hep böyle kalmanı istiyorum’ dedi. Ben çok duygulandım, böyle insanlara bir değil 3-4 Faruk Özlü feda olsun. Yani düşünebiliyor musunuz, kendisi için hiçbir şey istemiyor. Böyle bir insanımız için değil 10 saat, 16 saat çalışmamız gerekiyor.”
“Düzce’de insanları bana karşı kışkırtmaya çalıştılar”
Özlü, Düzce’ye kalite getirmeye çalıştığını ve yaşam standartlarını arttıracağını söyleyerek, şu ifadeleri kullandı: “Düzce’nin demografik yapısı, kültürel yapısı o kadar değişti ki; Turgut Özal’ın o sözü şimdi geçerli değil. Düzce’nin sosyolojik yapısını değiştirdi. Düzce’de bir kesim, Yeniden Refah ve Davut Güloğlu etrafında, insanları toplamak istedi. Davut Güloğlu’na oy verin diye, telefonlar açıldı Düzce’nin insanına. Düzce’de insanları bana karşı kışkırtmaya çalıştılar. Ben hiçbir yakınımı Düzce Belediyesi’ne işe almadım, hiçbir yakınıma ihale vermedim. Bu şehirde, bu insanları istemediği ne varsa, ben bunları yapmadım. Mesela Parklardaki büfeleri yakınlarıma vereceğimi söylediler, ama ben vermedim. Ben bu şehre bir kalite getirmeye çalışıyorum. Bu şehrin standartları artacak, bu şehirde kalite olacak. Özellikle bu dönemde basınla ve yayın kuruluşları ile daha yakın ilişki içinde olacağız. Bu 100 projeyi yaparken anlatmamız gerekiyor.”
Kaynaşlı’ya pazaryeri sözü hatırlatması: Ben Ahmet Türkmen’e söz verdim, Eftal’e söz vermedim
Yayın esnasında izleyicilerden gelen soruları da yanıtlayan Özlü, seçim sürecinde Kaynaşlı’ya kapalı pazaryeri yapma sözünün hatırlatılması üzerine şunları kaydetti:
“Ben partimizin adayı Ahmet Türkmen’e söz verdim, Eftal beye söz vermedim. Kaynaşlılar onun gereğini yapmadılar. Ben ‘Ahmet Türkmen’e oy verin başkan yapalım, size pazar yeri yapacağım.’ dedim ama Türkmen başkan değil Eftal’e söz vermedim.”
“Etnik, demografik yapıyı kışkırtanlar oldu”
Ünsal’ın rahmetli Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın seçim sürecinde ‘Bakın bakalım Düzce’nin sonuçlarına, Düzce’nin sonucu Türkiye’yi gösterir.’ söylemini anımsatması üzerine Özlü, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Bakın o söz Turgut Özal’lı yıllarda geçerli olan bir söz. Düzce’nin demografik yapısı sosyolojik yapısı o kadar değişti ki o söz artık geçerli değil. İlk oyumu Özal’a vermiştim profili bana uygun bir insandı. Çok hafife almayın Düzce’de bir kesim Yeniden Refah ve Davut Güloğlu etrafında seçmeni ve muhalefeti toplamak istedi. Anketler yapılan haberler, belediyeye telefon edildi bir kişi tarafından, çalışanlara telefon edildi Davut Güloğlu’na oy verin diye. Etnik, demografik yapıyı kışkırtanlar oldu. ‘Bakın bu adam size kötü davranıyor bu adam oy vermeyin oylarınızı başka yere verine’ getirdiler. Bir biz varız ana kütle bize karşı muhalifler var çok sayıda. Düzce’de muhalefeti bize karşı konsolde edip bizi yıkmak için gayret sarf eden ciddi bir güruh var. Bunların derdi geçmişte Düzce’de kendilerini şehrin abisi, şehrin ağası olarak görmüşler benden sonra bu vasıflarının gittiğini düşünüyorlar bunun acısını çıkartmak istiyorlar. Bakın hiçbir yakınımı belediyeye almadım. Bana bazı videolar gönderdiler Mehmet bey beni eleştiriyor, konuşuyor söylediklerinin tamamı yanlış. Birincisi hiçbir yakınımı işe almadım ikincisi hiçbir yakınıma ihale vermedim. Onun dışında bu şehrin eleştirip istemediği bir şey varsa hiçbirini yapmadım.”
“Basın ve yayın kuruluşları ile daha yakın olacağız ki 100 projeyi insanlara sahiplendirelim”
“Biz bu şehre bir standart ve kalite getirmek istiyoruz.” diyen Özlü, “Bazıları bizi anlamıyor onlar şöyle düşünüyorlar; ‘Biz orada Faruk beyin yetkilerine sahip olsak, yakınlarımızı alırız, ihale ederiz, işe alırız, üçkağıtçılık yaparız.’ diye düşünüyorlar. Biz yaparız Faruk bey haydi haydi yapıyordur diye düşünüyorlar beni kendileri gibi sanıyorlar. Bu şehirde kalite artacak ama bunu yaparken Düzceliler’in bunları sahipleneceği şekilde yoksa vatandaşlarımız bunları sahiplenmezse bunlar kalıcı olmaz. Burada Düzceli basına çok görev düşüyor. Ben gittiğim zaman nasıl sürdürülebilir olacak, bozulacak mı yok, burada bir standart yapı otursun ve benden sonra da buradaki işler devam etsin. Bu dönemde basın ve yayın kuruluşları ile daha yakın olacağız ki 100 projeyi insanlara sahiplendirelim. Bu projelerin hepsinin tek tek işlenmesi lazım. Bunları yaparken anlatmamız lazım, yaptıktan sonra faydası yok.
“AK Parti’nin ittifaksız girdiği 22 il arasında oyları en yüksek ikinci il Düzce’dir”
Son olarak 31 Mart Yerel Seçimleri’nin sonuçlarını hem genelde hem de yerelde tüm yönleriyle değerlendireceklerini vurgulayan Özlü, “Demek ki insanlara kendimizi anlatamadık. Daha fazla onlarla irtibat kurmamız gerekiyordu. Merkezi sistemimiz ekonomik açıdan daha iyi tedbirler alabilirdi, emekliler için başka bir takım işlemler yapılabilirdi. AK Parti’nin ittifaksız girdiği 22 il arasında oyları en yüksek ikinci il Düzce’dir. Bütün Türkiye’yi dikkate aldığımızda bir başarısızlık yok bu yani benim beklentimin altında oy alınmasına rağmen, beklentilere göre bakarsak evet oylar düşük. Tarihte ikinci hatırlanmaz hep kazananı hatırlarlar.” dedi.
